Reşadiye'de bir yerde gördüm onları
Otobüslerimiz yan yanaydı
Dolaşıyorlardı birbirlerine tutunarak
Adam bir çocuğa bakar gibi bakıyordu kadına
Kadın bir dağa yaslanır gibi yaslanıyordu adama.
İçimde kopan bin depremle vardım yanlarına
Yollarını sordum
İçime ok gibi saplanan bir sesle:
"Kars'ın Selim kazası." dedi adam
Kadın asırları sırtına yüklemiş kadar bitap
Belki üstlerinde sahip oldukları tek kıyafet
Bir hapiste volta atarcasına yürüyorlar
Kadın yaslanıyor adama
Adam dimdik ayakta
İçimde baldıran zehiri dolaşıyor
Ah o kadının yüzü!
Çileyi gözlerine doldurmuş bakıyor
Türkçe Biliyor mudur acep?
Bilmese de anlatıyor yaşadığı ömrü
Duyuyorum içinden yayılan acı sesi
Yolları Kars'a
Daha dokuz saatleri var
Bense Ankara'ya gidiyorum
Tüm duygularımı o tesiste kurşuna dizerek.
Sevginin hasını onlarda gördüm ben
Vefanın manasını onlarda anladım ben
Dönüp gitmek istedim onlarla
Öğrenmek için aşkın anlamını
Kavramak için vefanın sırrını.
Olmuyor,gidemiyorum işte
Yollarımız ayrı
Şimdi oturdular koltuklarına yan yana
Beni düşüncelere salıp gidiyorlar.
24.06.2009
Ankara
Kayıt Tarihi : 11.6.2013 18:44:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!