Gümüş tenli yıldızlarla dolu bir gece
Kızıl saçlı bir kadın gibi hamileydi güneşe
Sarı buğday başaklarının biçileceği gün
Düşünde düşler hayalinde hayaller gördüğü
Yoksul ama onurlu işçiler tırpanlarını biliyordu
Biliyordu yıkılmış duvar gibi yaşanın ne olduğunu
Kızıl saçlı kadının doğduğunda çocuğu
Ben ölürsem akşamüstü ölürüm
Şehre simsiyah bir kar yağar
Yollar kalbimle örtülür
Parmaklarımın arasından
Gecenin geldiğini görürüm
Ben ölürsem akşamüstü ölürüm
Devamını Oku
Şehre simsiyah bir kar yağar
Yollar kalbimle örtülür
Parmaklarımın arasından
Gecenin geldiğini görürüm
Ben ölürsem akşamüstü ölürüm