Geçit Şiiri - Bahar Ada

Bahar Ada
90

ŞİİR


19

TAKİPÇİ

Geçit

Büyüdüğüm şehir,
su ve toprak içinde.

Topraktan olmuş
ve sudan doğmuş
iki yol var orada.

Birleştiriyor
onları
O alt geçit.

Ana yolları birleştiren
bir alt geçitim;
adım:
“su birikintisi geçidi”.

Yosun tutmuş…

Denizin altında yaşadığımı
varsaydığım tünelimden içeri
merakla kafamı uzatıyor,
bakıyorum.

Beş tane çocuk.
Sıra sıra uzanmışlar yan yana.
Bakışları tavanda.

Gözleri açık uyuyan
bu çocukların
rüyalarında canlanıyor
yaşamım.

Şehir tarihinde bir ilki yaşattırıyor
bu manzara
balık Tanrıçalarıma.

Ne kadar hoştur,
kuş cıvıltılarıyla
maviliklere bürünmüş
genç bir adama uyanmak;
su ile.

Turuncularla yeşilin
insan sevgisine açılıyor
günlerin kapıları;

ve öpüyorum
ince suyumu,
yolcu ederken
elmacık kemikli dallarından;
toprak ile.

Elementler ve renkler
üzerine kurulu
yazılarım.

Harmonik
uyanıyorum kapalı gözlerimle.

Kokluyorum beyaz çarşafları:
bilindik bir otel odası burası.

Değerli kumaşlardan,
en kaliteli elbiseler içinde olmalı
değişken ve düşe köle
gerçeklerim.

Derli topludur seslerim,
yazıldıkları dumandan
derme derilere.

Kendi sahibinin dikişlerinden
çıkan çizgileri
takip edemezsen eğer,

sahibin kendisine
dönüşemezsin.

Kölelikten kaçmadıysam eğer,
hep bu yüzden.

Birbirlerine sarılarak
mucizeyi doğuran
şehrime,
O’na
asla “elveda” demedim ben.

Çünkü O şehir,
içimde çoktan kuruttuğum
kızıl akıntım.

Bu kez yalnızca,
Kendi’me
bir üst-geçit aramaya gittim.

Bir veda değildi bu...
Sadece kaybolacaktım.

Yeniden bulunabilmenin
verdiği sevinci
istiyordum ben.

Arıyorum o verimi.

Bunun uğruna
rüya dolu satırlarımdan
vazgeçiriyorum
Kendi’mi
ve de seni.

Evet,
seni düşünürken,
baygın bir hâlde
düşüyorum
üstatlık mertebesinden.

Bir ara,
orada,
ve tekrar tekrar
sanrılarımdan kaçarken,

kırmızı şeritli
bir asansörün önünde
buluyorum kendimi.

Yükseklerden
bırakıyorum heveslerimi,
alçaklara.

“Kardeşim” kelimesinden
tiksiniyorum.

Arkamda bıraktığım yüzler
hatrımda,
onları da
geleceğe götürüyorum.

Geçmiş ve gelecek
tek bir satır böylece.

Kaçtıklarım,
gelenlerimin
alt geçidi
oluveriyor.

Yosunlar içindeki
tünellerin
ıslak toprağına bulanıyor
işte, tam da o an:
zaman.

Yaşlanmış çocukluğum…

Sevinçli oynayışları,
gelecek ışıktan
nem almış;

yaşlı bedenleri ise
geçmişin küçük
ısırıklarıyla dolu.

Alt-geçitim...

Dingin tünelimde
uzanıyor o çocuklar;
boy boy,
yan yana.

Başlarını kaldırıp
bakıyorlar,
göğün kendilerinden
olmayan yüzüne.

Gök,
bu kez mavi ve bulutlu değil;
bu kez,
griye çalan,
yeşil yosunlarla kaplı
bir taş.

Bahar Ada
Kayıt Tarihi : 4.8.2025 22:28:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Ahmet Erdem
    Ahmet Erdem

    Köprü altı çocukları şiirin omurgasını oluşturuyor çok güzel bir şiirle karşı karşıyayız,

    İlk defa böyle uzun bir şiirinizle karşılaşıyorum ama hiç sıkmadan aktı geçti.

    Tebrik ederim

    Cevap Yaz
    Bahar Ada

    Her zamanki gibi değerli yorumlarınızı aldım. Çok teşekkürler. İnce ruhlu şair.

TÜM YORUMLAR (1)