Akşamın maviliğini bekliyor gözlerim
Bir ikindi yorgunluğu omuzlarımda
Yaksın lambalarını gökyüzü
Uçursun kuyruklu yıldızını
Pırıl pırıl ay ışıtsın dünyamı
Ben bu akşam çocuk olayım..
Kireçli odamın balkonunda
Kırık bir sandalyede yalnızım.
Kuşların kanatlarının üzerinde
Bulutların hemen altındayım.
Ve ben..şehrin tam ortasındayım.
Yıldız yağmurunda sırılsıklam geceyim
Ansızın sabaha uyanırım ve gün açar
Yorgun ve sabittir gözlerimdeki bulut
Ayaklarımda ufka kayan aydınlık
Yarının bilinmezliğine doğru akar rüzgarlar
Siyah bir gül
Adını ansa___
Kırık bir dal üstünde
Çağırsa ardıç kuşu...
Kuş dilinde gözyaşı döker eylül..
Bir eksilme kanatır içimi
Bir adam… taze türküler söyler
Bam telini titreten
Hayata, hüzne, aşka dair...
Her dile dokunur çağrısı
Türkü aşka dönüşür
Aşk evreni kaplar.
Damla damla büyüyor içimde
Sevince benzer endamıyla gökyüzü
Solmayan yapraklar gibi vakur ve inançlı
Yeniden yeşeriyor şiirler
yağmurun yansısı vurur gözlerime
Değme felek şarkısı söyler martılar
yastığında yoksul damlalar oynaşır
türkülerle ağlaşır gazeller
Sende kalmış fidan boylu bir umut
Baktığın yerse kalbinde
Terkedilmiş memleket türküleriyle
Gölgeler uzar gider yoksul sokaklarında şehrin
Akşam olur .. gözlerinde saklı hüzünlerle
Ağlayan bulutlarla göğe yamanmış
Bir hikaye anlatır gibi sokak lambaları
Genzime takılan üç güvercin kanadı
Baharda akasya dalına konar …
gün batar, alnımda açık çehresiyle
yıldızlı bir geceden sıyrılır ay ışığı
Kirpiğin yanlış yere dokunur ceylanım
Parmağında çiçek eziği yalandan kıvranır
Gozlerimde kum sarisi renklerle
Gun batiyor penceremden
Donanmış gemilerle
Akşamın serinliği vuruyor pencereme




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!