Hayat ıslık çalarak geçiyordu önümden, kokuşmuş, acı çığlık seslerinden geçilmeyen iki yüzlü, vahşi..
Niye intihar edecekmişim; daha yaşayacağım onca hayal kırıklığı varken." Böyle mi demişti Emil Cioran.
Ancak kötü olabilecek kadar cesur olabilirsen, gerçekten iyi olabilirsin.
Sürekli arzuda dolaşan, her şeye aşkla bakan, küçük şeylerden büyük hazlar çıkaran, derdi olan, derdi olduğu için şiirler yazıp, resimler yapan biriydim.
Sanki uçurum çağına gelmişim, acıyı oyuna çevirerek yaşıyordum..
O sevgi gibi, hatta aşk gibi görünen şeylerin altında eşsiz hesapların yattığını gördükçe canım daha çok yanıyordu.
Burası siyah kahır, ölümden daha genç bir hakikat, hatıralar yaratıp rüyalar kemirdiğim.. Şiirlerin ışığına tutunmalıyım tüm ihtiyacım olan bu.
Taşıtlar hızla gelip geçiyor, her yer kalabalık,
Ben seni düşünüyorum bir bodrum kahvesinde
Uzat bana uzat ellerini
İzinli askerler görüyorum, kırıtarak yürüyen işçi kızlar
İstanbul her günkü yaşantısı içinde, uğultulu,
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta