Fısıldayan Şehrin Gürültüsü Şiiri - Özle ...

bir fısıltıya
kulak kesilecek ayakların,
bir feryadı uyutacak
ince parmakların,
hasat vakti uluyarak..
geçmişin göğsün de
diş bileyen tırnakların,
kazıyarak kaldırım soğuğunu
sökecek taşları etinden.
duymacak şehir;
hangi gölgeden sızıyor
hangi köşede sızlıyor
insan yanı
bilmeyecek..

taşındıkça kendinden
kendine taşıyacak şehir,
açtığın her kapıyı üstüne yıkacak..
'ayağını denk al' diye
dünyanın topuğuna sıktığın tetik
duvarlarından sekip kalbine saplanacak;
göğsünü dağlayacak
çıkmaz bir sokakta..
'damarımda ki kana kadar yolun var'
dedikçe,
son damlayı dökecek..
...
bir sancıyı duyacak gözlerin,
umudun kese kağıdına çile çile sarıldığı
saman rengi masallar görecek kulakların..
süt dişleri altısına varmadan
zamansız düşen
ödü patlayan çocuklar doğuracak şehir;
toprağa sığmayacak bedenler çoğaltarak.
azı dişlerine
acı lokma basmayı öğrenecek çocuklar..
kalayı çıkmış,
koca bakır bir teknede yıkayacak
ak pak analar, yorgun elleriyle,
elleriyle akladıkça
tozu dumanı yutturup
alın terine beton dökecek şehir, çocuk yaşlarına..
...
bir simit bir çayla yürürken bölüştüğün hayatın
susamları takılacak boğazına
boğazdan gemiler,
içinden sokaklar geçecek
kaldırımları denize dökülen,
göğü kaldırımlardan sökülen
sokaklar gidecek içinden.
kaşlarını devirerek dönerken devran
bir fısıltıya kulak kesilecek
bir nefesin ışığını kapatacaksın...⚘
...
...özlem/
şubat/on üç