Ehâd'sin sen , beni yakınında tutmandan anladım
Nefsimi ve malımı verdin, sonrada cennet karşılığı satın almaya değer gördün
Cevher bilirsin nefeslerimi
Ehâd'sin sen , bana değer yüklemenden anladım
Senin görünmeye ihtiyacın yokken, beni güzelliklerine şahit olmaya çağırdın
Demek ki bakışlarımı cevher bilirsin
El'veda dediğinde birkez
El'de özlemin kalır
Veda'n olur yürek yaran
Hüznünü yüklenmiş gelen güzün habercisi
Sararıp soluşların,
Ayrılıp , savruluşların ayı.
Eylül,
Yaprakların, ağaçlara ayrılık şarkılarını fısıldadığı,
Mevsimin gözyaşlarını daha bir anlamlı akıttığı ay.
Hüzün var havada yine bugece
Ilık bir yel esiyor yine penceremden
Önce odama
Sonra yüreğime
Kokusunu getiriyor
Geçmişin , yaşanmışlıkların
Neler oluyor ?
Öldürülmüş umutlarım
Hayallerim tehtid altında
Akıbeti belirsiz mutluluğumun
Sorguya çektim bir bir
Bitmez dediğimiz
Ne çok şey bitiyor hayatımızda
Öyle bir törpülüyor ki zaman
Şöyle inceden, fark ettirmeden, ustaca
Umutlarımızı, hayallerimizi
Bunlar ne ki ?
Yok öyle olmuyor işte,
Dilbilgisi kitabında di'li , 'miş'li geçebilir ,
Hayat Hanım'ın kitabında,
Özlemin, hasretin, gurbetin akşamlarında
Ah'lı, vah'lı hep geç/miş zamanlar......................
Geldim
Ol diyenin emriyle
Beni nelerin beklediğini bilmeden
Yaşadım
Ol diyenin izniyle
Biraz şaşkınlık
Hayat hanım der ki;
Bekleme odasıdır dünya
Başka bir aleme açılan kapıları
Gelen sırasını bekler, ve
Ardında bırakarak gider kaygılarını
Geldim
G/elin ettim gitti,
Telli duvaklı umutlar
Hüzne b/ulaşmış kız evi gibi
Sessizim şimdi
Hem ağlarım hem giderim der gibiydi
Yol ettiğim düşlerim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!