Kuşların göçüp gittiği bir sonbahar günüydü,
vakit ikindiden az biraz ileri,
çarşafını sermeye çalışırken akşamın elleri
Fırat ‘la karşılaştım.
Tıpkı sana benziyordu;
yaklaşırken hırçındı, giderken durgun,
suları sarı sarı pullar içindeydi,
Artık demir almak günü gelmişse zamandan,
Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.
Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol;
Sallanmaz o kalkışta ne mendil ne de bir kol.
Devamını Oku
Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.
Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol;
Sallanmaz o kalkışta ne mendil ne de bir kol.



