Filistenden Akan Çocuk Şiiri - Mevlüt Kı ...

Filistin:
Anne rahminde yoğrulan toprak,
Anne yüreğinden beslenen coğrafya,
Bu kadar gürültünün içinde,
Tarihe düşen kimsesiz, öksüz yaprak,
Dağılıyor dünyaya yetim çocuklarıyla…

Saf can, saf kan çocuklardan aldığımız,
Düşmanın bayat ya da taze kurşunlarıyla,
Saçlarına ağarmadan daha, düşen toz.
Soğuk su serpiyorsun tüm dünyanın üstüne,
Nuh Tufanından kalma…
Sen, ey çocuk!...

Yavaş gel üstüme çocuk,
Sağ yanımdan ağır basar kahırların,
Sol yanım yanar, kor bakışlarında.
Bir coğrafya ağırlığı kadarsın,
Batı Şeria, Refah, Gazze, Golan’da.
Silinir yeryüzüne çizilen kaldırımlar,
Yere düşen donuk, mat suratında…
Boncuk, boncuk terler dökülür,
Göğe açılan yavru avuçlarında.
Senin başucunda hızlı döner kurşun,
Başını kaldırdığında göğe, dünyadan.
Ağır geliyorsun evet, üstüme;
Ağır susuşlarınla,
Sen, ey çocuk!...

Yeryüzünü kurşunlarken haramiler,
Atılan tüm kurşunları toplar;
O küçücük yangın yeri yüreğin…
Bütün coğrafyaları ateşe veren yüreğinle,
Can çoğaltarak, canından coğrafyan için,
Ayağa kaldırdın kıtaları Hakk,.., hakkınla;
Sen, ey çocuk!...

Narçiçeği renginde ürperir bu coğrafya,
Senin kanınla. …. keskin sözlerin,
Düşer bültenlere flaşlarla…
Ben sadece sönük, bir öğünlük bir edayla,
Kocaman yüreğimle ancak ürperebiliyorum,
Olanlara …… Ey çocuk!...

Kitaplarda geçtiği kadar çocuk,
Naif kelimelerden örülmemiştir hayat.
Kurşun yarasından öte ağır,
Kelebek tüyünden beri hafif,
Gözlerinde taşıdığın ürkeklik…
Bir ceylanın tir bakışlarından düşer,
Düne düşer, güne düşer, yarına;
Ey çocuk!...

Yazılı metinlerde yatar!... oysa,
Uluslararası antlaşmalar…
Senin üstünden tank, top, tüfek geçer,
Yine antlaşmalarla…
Bu oyun onlarca; başladığı yerde biter!…
Kanın akıtılır modern şırınga olan borularla,
Bankalardan akar, borsadan,
Ağır tonajlı, ağır abi gemilerden bir de…
Havadan, denizlerden,
Akar sonra ahaliye bir Nil kadar…
‘Piç’ dünyayı besler karayolu tankerlerle,
….. ‘borularla’,
Bu dünya bir karakol oldu ‘…piç dünyaya…’,
Sense ‘…cesur kız, Aylin, ceylin…’ oldun;
Filistinde:
Sen, ey çocuk!