Kadın, zamanın başlangıcından beri var olan bir kudret,
Adem’le Havva’dan beri toprak ana, gökyüzü yıldız,
Savaşlarda silahların susmadığı her dönemde
Kadın, asla susmadı; yeri geldi, haykırdı,
Yeri geldi, içindeki feryadı göğsüne gömerek
Bir çocuğa umut, bir eşe güç, bir toplumda dayanak oldu.
İlmek ilmek dokuyan hayatı
Sevgiyle besleyen yarınları
Her şeye yeten iki eli var
Bir yanı ana, bir yanı yar
Bilgeliğin simgesi kadın
Merhametin özü kadın
Her sabah yeni bir yalan
Her akşam başka bir hüsran
İnsanlık nerede kaldı söyleyin?
Vicdanlar nasıl karardı böyle?
Çocuklar ağlar sokaklarda
Bombalar patlar uzaklarda
Bazen uzak, bir dağ rüzgarı gibi,
Sessizliğin içinde bir yankı, bir iz,
Kulağımda dolanan fısıltılar gibi,
Titretir bedenimi, savurur bizi.
O nefes, hem güçlü hem de kırılgan,
Bir çiçek gibi nazik, aynı zamanda sarsılmaz bir kaya.
Ömrüm sona erende, son nefeste Allah’ım!
Huzuruna gelende, ben neylerim Allah’ım!
Kırık dökük amelim,
Gözlerimdeki elemim,
Bağışın olmasa senin, ben neylerim Allah’ım!
Can alıcı geldiğinde, Azrail’i gördüğümde,
Bir bakışında kaybolurum, bir anlık rüyâ,
O gözlerde bir okyanus, derin bir dünya.
Gözlerin bir deniz, ben dalgalarım,
İçinde kaybolurum, bir ömür boyu yanarım.
Saçlarının her telinde bir öykü yazarım,
Otuz yaşında sevdim seni.
Delice.
Hani çocuklar bayram sabahı
Yeni ayakkabılarını giyer ya,
O sevinç vardı içimde,
Sana her adım attığımda.
Yürüdün Durdum Baktım Kaldım
Saçların Rüzgârda Yanakların al al
Gülüşün Güneşte , Elbisenin Dalgası
Deniz Gibisin Aktın Geçtin
Vuruldum İşte Öyle Bir anda
Geceye bağırdım, ay sustu, yıldızlar döndü,
Toprak çatladı, su kaçtı, dünya söndü.
Adını unutur gibi yapıyorum bazen,
Ama adını her şey fısıldıyor, nafile.
Dağlara vurdum kendimi, taşlar suskun,
Dağlar var içimde, isyan eder sana,
Baş kaldırır her gece, sen yoksan yanımda.
Denizler delice çarpar kalbime, bilmez ki
Ben seni bir fırtına gibi sevdim, sessizce.
Ey gönlümün yangını, ey rüzgarın fısıltısı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!