İsmi olmayan bir günde buldun ya beni
Cismi olmayan bir se bir nefes gibi
Nefes alırken vurdun ya beni
Üstelik işini yarım bırakarak
Ve geçip karşıma senin için iyliğin için dedin ya
Yaşa hadi yaşa bana,hayata rağmen yaşa
Akşam karanlığı çöktü yine
Penceremin altına ilişti gözüm
Rüzgar mı getirmiş bunları ne
Hüzün keder gam ne ararsan var
Hay allah hatıralar da birikmiş
Kalkıp bir güzel süpürmeli
İnsan güzelliklerin içinde de yaşarmış çirkini
Mutlu çehrelerde de boğuşurmuş yalnızlıkla
Hayatını dolduran huzur da cefa olurmuş meğer
Çiçek bahçesinde de yaşanırmış bozkır
Büsbütün eksiksiz yaşamakta da eksilebilirmiş
Var oluşuna inat yok olurmuş
Gelmeliydiniz bu gece
Puslu geceme
Yorgun yüreğime...
Görmeliydiniz
Hüzünden hüzün hangimiz.
Görseydiniz
Bir ben hayal ettim gecenin köründe
Bir sen ama hayalden sen yalancıktan sen
Bir ben yoksul kirli perişan
Bir sen ışıl ışıl pırıl pırıl ama yalancıktan
Hayal kal düş kal
Yağmur sen ol ıslat rüzgar ol sen savur
Küçücük bir otel odasında
Kuru tahtaya yakın şilte yatakta
Eski zamanlar tadında
Bir çekimlik nargile nefesinde
Feri sönmüş gözlerin
Bu kadar mı özler ölmeyi
Sana kalsa şımarığım
Aslında kaçmaktayım.
Gecende ışığın,
Gözünde nurun,
Kalbinde onurun,
Teninde tuzun olmaktan;
Ayrılığın ardından mı ağlamalı
Kayıplarına mı
Yoksa kalacak yanlızlığa mı
İtiraf edememek mi zor olan yanı
Daha önce böyle bir sevgiyi tatmamış olmanın
Delice dibine vurmadığından sevdanın
Sen gittiğinde
Güller açmaz sandım
Sen gittiğinde
Yaz bahar olmaz
Gün kararmaz
Ay uğramaz sanki
Gecenin karanlığına hapsolmuş ruhum
Seni düşünmekteyim aç ve çıplak
Çaresiz yorgun yalın ayak
Duvar diplerine sinmişim
Gözlerim uzak tepelerde aç kurtlar gibi
Bedenim kömürlük köşelerinde gizli
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!