Yelkenler biçilecek, yelkenler dikilecek;
Dağlardan çektirilen, kalyonlar çekilecek;
Kerpetenlerle sûrun dişleri sökülecek!
Yürü; hâlâ ne diye oyunda, oynaştasın?
Fâtih'in İstanbul'u fethettiği yaştasın!
... ve nihayet gelip çattı
Bir dilimi zehir zıkkım
Bir dilimi candan tatlı
Masallarla indi yere
Sebil oldu cümle hikâyelere
Kara kara kazanlarda kaynadi
Devamını Oku
Bir dilimi zehir zıkkım
Bir dilimi candan tatlı
Masallarla indi yere
Sebil oldu cümle hikâyelere
Kara kara kazanlarda kaynadi
Bu şiire nazire olarak 'Fâtih'in İstanbul'u fethettiği yaştayım!' başlıklı bir şiir yazmıştım. Çok güzel dökmüş içini şair.
Üstad Arif Nihat Asya'ya...
Yelkenler biçildiler, yelkenler dikildiler,
Dağlardan donanmayla, kalyonlar çekildiler.
Kerpetenle surların, dişleri söküldüler.
Yola çıktık efendim,yiğitler hazırlandı,
Vatana kurban için, parmaklar kınalandı.
Geçtim anadan yardan, geçtim her sevgiliden,
Bir destan yazacağız, okusunlar ezberden,
Öğrettin haberim var taşıdığım değerden,
Gönüllü gazilerin listesinde baştayım,
Vatan için vuracak, vurulacak yaştayım.
Yüzüne çarpacağım zamanenin fendini,
Coştum kabardım artık, yıkacağım bendimi,
Kıymetim soydan gelir, biliyorum kendimi,
Abideni dikmeye bir yaman uğraştayım,
Size anıtlar yapıp, yükseltecek yaştayım.
Okudum tarihimi, tanıdım eserleri,
Kendime örnek aldım, Fatih'i, Selimleri,
Başıma taç eyledim verdiğin emirleri,
Bitti gündelik işler, bir ulvi telaştayım,
Senin açtığın yolda koşturacak yaştayım.
Artık günümüz geldi, işaret var Atamdan,
Elbette gelecektir, bütün gençlik arkamdan,
Gücümü alıyorum, bu Şanlı Bayrağımdan,
İpliğimi sen ördün, atlas bir kumaştayım,
Burçlara bayrak olup dikilecek yaştayım.
Vakit gelmiştir artık,saatler ayarlandı,
Tembel tembel uyuyan, Çelebiler uyandı,
Müsterih ol efendim, hazırlık tamamlandı,
Yalnız İstanbul değil, çok büyük inançtayım,
Bu yürekle dünyayı fethedecek yaştayım.
Şiir; Yazanların duygularını ifade ettiği gibi, çoğu zaman da okuyan kendi duygularını yaşadığı satırlara dökülmüş ifadedir. Türkiye'mizde tek Bayrak Şairi olan Sayın (Rahmetli) Arif Nihat Asya, aynı zamanda bir vatan şairidir de. Ruhu şad olsun, Allah rahmet etsin. Ama ne yazık ki, ne devlet olarak ne de millet olarak hak ettiği değeri veremedik. Vatanını ve milletini sevmiş, asla ihanet etmemiş ve de asla ülkesini terk etmemiş bir şairdir. Şiirlerini Türkiye'de yazmışmıştır. Vatanına ihanet edip, gittiği yerde kıymetini anladıktan sonra pişmanlıkla da yazmamıştır. Gerçek bir vatan şairidir.
arif nihat asyanin fatih marsi siiri benim sevdiyimen guzel siirler arasindadir bu siir onun kendi agzindan seslendire bilirmisiniz?
bu siir cok iyi
Üstadın mekanı cennet olsun.Fazla söze gerek yok,şiir konuşuyor.
TÜRKÜZ VE DAİMA ÖLENE KADAR TÜRK KALACAĞIZ..
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE.
ATAM SEN RAHAT UYU.SİZLERİN ÇİZDİĞİ YOLDAN ALLAHIN( C.C) İZNİ İLE BU CUMHURİYETİ VE BAYRAĞIMIZI DİMDİK AYAKTA TUTUP,ONA KANIMIZIN SON DAMLASINA KADAR SAHİP ÇIKACAĞIZ.
SÖZ VERİYORUM.
NAMUSUM VE ŞEREFİM ÜZERİNE.
Saygılarımla....
dalım dalım ana yun,iste peçet çalalum
ara bul sen çetepi,recepe marş çalalum
peri peçet hamide,ister anal çalalum
ayyuka çıktı apaç,yokluğunu çulalum
bu da tersten başka bir versiyonu Muzaffer bey...
Arkadaşımız Recep AKIL, yoğun bakımdaymış. Karaciğerinden nodül alınmış. Sabaha kadar narkozun etkisinde kalacakmış. Durumu tehlikeliymiş. Duaya ihtiyacı var.
Ona acil şifalar diliyorum, Allah'ımdan! Lütfen dua edin!
Döktürmüşsünüz Naci bey :))..Terbikler.
Sayın Nadir Dostum,
Bilim adamıyla din adamının çekişmeleri neden hiç bitmeyecektir biliyor musunuz???
Bilim adamı elindeki verileri ,elindeki bilgi birikimiyle ve mantığıyla irdeler ve bir sonuç üretmeye çalışır ama din adamı ;elinde hiç bir delil olmadan,tüm verileri kendi tezini doğrulayacak şekilde seçer ve ispat aramaksızın,inanmayı tercih eder.
Bilim mantığının tam tersine düşen bu mantığı bilim adamı hiç kabul edemeyeceği,din adamının da ;kendi düşünce ve inançlarının irdelenmesine hiç tahammülü olmadığı için çatışma da sürer gider.
Ama derinden inananların ,bazı konuları açıklarken ;Allah veya peygamerden söz ederken,seksen yıldır arkadaşıymış,varlığı hakkında tüm deliller cebindeymiş,gibi güvenle konuşması her bilim adamını şaşırtmış,tüm bilim ve mantık kurallarını çiğneyerek çatışmayı körüklemiştir.
Ama durum ne olursa olsun değişmeyen bir gerçek var ki, o da ;hepimizin bir gün tarih olup unutulacağı ve hatırlanmayacağı biledir. Yeter ki ,kendi inançlarımızı diğerlerinin cehennemine çevirmeyelim ve her ne olursa olsun diğerlerinin inançlarına ,kendi inançlarımıza beklediğimiz saygıyı gösterebilelim.
Saygılar
Fikret Şahin
Bu şiir ile ilgili 129 tane yorum bulunmakta