Senden vazgeçmek için bir kusur arıyorum
Sevilmek bir insana bu kadar mı yakışır
Baştan aşağı her gün gözümle tarıyorum
Kırmızı bir insana bu kadar mı yakışır
İpek saçın mi desem gülen yüzün mü desem
Bizim bu Sevdamız tarihe geçti
Hayat seni ölüm beni kıskandı
Şu kadere bak ki tek bizi seçti
Leyla seni Mecnun beni kıskandı
Hergün rüzgâra karşı savurduğun saçların
Yüzünde dolaşdıkça her telini kıskandım
Avuçlarına sarıp bir kalemle topladın
Nedendir bilmem amma ben elini kıskandım
İnsanlar içinde sensiz yalnızım
Ne baharım vardır ne sensiz yazım
Sensin yaradana duam niyazım
Kabul edilirse kiymetim olur
Eller bana başka bir gözle bakar
Saçlarını savur rüzgara karşı
Estikçe belki de kokusu gelir
Attığın her adım titretir arşı
Bastıkça belki de dokusu gelir
Gönder de derdime bir derman olsun
bunca yıl tükettim hasretin ile
bnedeki arzular duygular bitti
gençliği geçirdim köhne yerlerde
azraile olan korkular bitti
Şu dünyanın ne kadar derdi varsa
Üzerime yıktın kör olasın yar
Beni öyle bir ateşe attınki
Sende yanıp yanıp kor olasın yar
Gözlerime inmiş bir kara perde
Bağlanmışım sana körü körüne
Böyle sevda batsın yerin dibine
Aldanmışım sana körü körüne
şimdi bir yarada kalmış izlerin
Şimdi arasan beni çıkıp gel desen bana
Koşa koşa gelirim hiç durmadan ben sana
Hayatında ne varsa yıkıp gel desen bana
Koşa koşa gelirim hiç durmadan ben sana
Başka ne isterim ki bir gülüşün den başka
Şimdi arasan beni çıkıp gel desen bana
Koşa koşa gelirim hiç durmadan ben sana
Hayatında ne varsa yıkıp gel desen bana
Koşa koşa gelirim hiç durmadan ben sana
Başka ne isterim ki bir gülüşün den başka
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!