Hicrân değil bu, yalnız bir fasl-ı muvakkattır, yârim,
Lâkin sensiz geçen dem, gönülde kıyamettir, yârim.
Bir karar ettik ki âh, vuslatı incitmesin,
Lâkin kalbe sor ki yokluğun nicedir, yârim.
Gece çöktü sîneme, sükût etti her nefes,
Hayâlinle direndim, içimde bir işarettir, yârim.
Bilirim gitmedin aslâ, kalbimde mekânın bâkî,
Lâkin göz görmeyince cismime zilletir, yârim.
Her adımımda ararım, her duruşumda sorarım,
Bu ayrılık değil, sabrın bir emanetidir yârim.
Ey cânımın sâhibesi, bil ki bu ayrılık dahi,
Seni unutmak değil, sevdânı mühürlettir, yârim.
Kanûnî der: Döneriz elbet yine gönlün menziline,
Bu fasıl geçer, aşkımız bâkî hazînettir, yârim.
Kayıt Tarihi : 14.11.2025 11:36:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Hikayesi:
Şehnaz’a




Bu yalnızca mütemadiyen sürmeyecek bir mevsimdir — fasl-ı muvakkattır.
Ama her ne kadar akıl bunun geçici olduğunu bilse de,
kalbin yaşadığı o ilk gün acısı bir kıyamet sarsıntısına benziyor.
TÜM YORUMLAR (1)