Liberal yafta taktılar kendilerine,
sonra “bilmiyorduk” diyerek günah çıkardılar.
Oysa mesele kişilik değil,
sistemin bağrına yerleşmiş karanlıktı.
Klasik faşizmde tankların gölgesi vardı;
tekellerin açlığına kalkan yapılan yığınlar,
şovenizmle sarhoş edilen kalabalıklar.
Almanya’da “yaşam alanı” diye haykıranlar,
İtalya’da çılgın seferler isteyenler—
hep aynı gerçeğin esiriydi:
pazarın dar geldiği yerde
savaş büyüyordu.
Ama şimdi sermaye ulusal sınırları çoktan aştı.
IMF’nin kalemi,
NATO’nun bombası,
BM’nin mührüyle
dünyayı yeniden haritaladılar.
Yerel burjuvazi artık efendi değil,
emperyalizmin taşeronu.
Özelleştirmelerle, borçlarla
diz çöktürülen bir gölge.
İşçi sınıfının kazanımları
sosyalizmin nefesinden doğmuştu;
Sovyetler ayaktayken
burjuvazi taviz vermek zorundaydı.
Şimdi o mevziler birer birer sökülüyor:
grev yasakları, güvencesiz iş,
düşük ücretler, sefalet yasalarıyla.
Ve kitleler yine savaş için hazırlanıyor.
Sanal düşmanlar yaratılıyor,
yoksulluğun sebebi gizleniyor.
Bir el işsizliği büyütüyor,
öteki el savaşa sürüyor.
Faşizm her ülkede başka biçimde doğar:
kimi yerde darbe,
kimi yerde seçim sandığıyla.
Ama özü değişmez
özgün de olsa, klasik de olsa,
aynı zincirle vurur halkları.
Kayıt Tarihi : 1.10.2025 11:37:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!