Farzet ki,
Bir çölün ortasında kalmışım;
Kum fırtınalarında jilet yemiş yüzüm,
Dibe çekilmiş yorgun bedenim,
Güneşin indirdiği alev toplarında erimiş beynim,
Susuzluktan kurumuş, lal olmuş dilim...
Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı,
Bir dakika araba yerinde durakladı.
Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,
Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar...
Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya.
Devamını Oku
Bir dakika araba yerinde durakladı.
Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,
Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar...
Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya.