Sırtı sırlı cam zemin, olay ufkudur zahir
Yokluğa da bir yazılır, varlığa adım atınca.
Altıncı günün sonunda, kıyamet kopar ahir.
Bilirdi bu gerçeği, sana masal anlatan.
Hiçliğe varmak için, sırrı sırla çatlatan.
Ebesi Azrail olunca hayat saklambacının,
Belki bir vasiyet sürükler, sobelendikten sonraki meskene.
Yasin neslimize isim, Mülk dediğin de Ne(be) .
Yaşadığım şehir yeter, birde Fatiha her sene…
Bir dikili ağaç olsa başımda…
Çayımda en koyu demdir mevsim,
çorbamda kıvam tuzum,
aşımda son baharat.
Nefsim; heva ve isteklerini üzerinden,
bari bu sonbahar at.
Karamsarlık damlamadı, kara kaleminden senin.
Haine ayazdın, dostuna yazdın.
Nefesinin buğusu kırdı ışığı.
Harmanladın, harman oldun da yazdın.
Geceye sahip çıktın, ama beyazdın.
Işıkları söndürün, şimdi karanlık revaçta
Simsiyah gül resmi var, dokuduğum kumaşta
Bedenim yorgun düşüyor, yokluğunla savaşta.
Gözyaşım kurumuş, dilim tutulmuş
Sanki kollarıma zincir vurulmuş
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!