Seni bir harfe benzetmem gerekirse şayet,
Yumuşak G diyebilirim sadece..
O da senin gibi,
Ne okunabilir tek başına,
Ne de herhangi bir anlam içerir kendi halinde
Önümde üç kefeli bir terazi;
Hangi kefeye otursam mizanım tutmuyor..
Ya ben ölçü bilmiyorum insanoğlunda,
Ya da insanoğlu dara kadar da etmiyor.
Ya kefeler bile boş duruyor karşımda,
Ya da teraziler insan tartmayı bilmiyor.
Yaz demedi kimse bana, istediğim için yazıyorum..
Hapşurduğumda çok yaşa deseler de istediğim bu değil
Öl demedi kimse bana, ölmek için yaşıyorum.
İnsanoğlunu anlamaya çalışmaktan vazgeçeli çok oldu
...Sus demedi kimse bana, anlatmak için susuyorum.
Uçurtması tellere takılan şanssız çocuk..
Tebeşir lekeli önlüğünü çıkarır çıkarmaz
Koşaradım yaşadığın hayal kırıklığına aldırma sen..
Büyüdükçe hayallerin takılacak uçurtma yerine t'ellere..
Ve aşk bile
Kuyruğunu sallayacak o gamsız uçurtma gibi sadece..
Asırlık bir çınar ağacını kesmek gibi her ayrılık..
Yazık ki,
Nesli tükenen aşka, bir balta da biz vurduk hep..
Ve bu sebeple,
Her kalbe, 'aşk(l) a yaklaşmayın' yazılmalı günahını düşünerek..
Günlerdir benden haber alamıyorum
Nereye kayboldum,
Telefonlara cevap vermeyişimin sebebi ne?
Bana rastlayan da olmamış hiç..
Her sabah iki paket cigara aldığım mahalle bakkalı,
Koşa koşa yetiştiğim sekiz otobüsündekiler,
Akrep ile yelkovanın aşkı gibi yaşıyorum seni..
'Tam gece yarısı dursun bu hayat' diye dua ederken yakalanıyorum yalnızlığa..
Şimdi gelsen,
Kırılsa her tanesi yokluğuna akan kum saatleri..
İnan ki
Zaman bile utanırdı bu vuslata şahitlik ederken.
Ve sen, görmezden gel elimin ayağıma dolaşmasını..
Acemisiyim ayrılığın,
Başka bir şehre yolcu uğurlar gibi su(s) döküyorum ardından..
www.farukkose.com
Elime yüzüme bulaştırdım seni, helâlimsin..
Gecenin karanlığı düşer aklımın en ücra köşesine,
Avuçlarımda biriken ayın şavkına yansır yüzün, gül’sen diye.
Burası sana varacak bir yolculuğun tam ortası,
Burası sessizliğin ve sensizliğin tam ertesi.
Bilmediğim bir şehir
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!