Köşede altın oymalı Edirne kavukluğu,
Üstünde çeşm-i bülbül sürahi
Yıldız Serpintili mavi bir buğu...
Birinde kallavisini dinlendirmiş asırlar,
Öbürünün ışık göğsünde
Geceler dolusu sırlar! ..
Duvarlarda iki kılıcın gümüş çaprazı,
Sene 1053 amel-i Şahin Usta
Üstündeki talik yazı...
Çeliğine su vermiş kral kellelerinin kanı,
Bir vuruşta parçalanmış
Kim bilir kaç şövalyenin kalkanı! ..
Raflarda Beykoz işlerinin ışıl ışıl hevengi,
Ve sedirler üstünde has bahçeler açan
Üsküdar çatmalarının ateş rengi...
Islak gözlü cariyeler uzanırmış onlara,
Ve kafeslerin ardından bakarlarmış
Yelkenleri zafer dolu kalyonlara! ..
Kayıt Tarihi : 30.12.2009 00:32:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

eveski zamanlar
avı dişlerinin arasında zamanında
av için diş dişe pençe veren hayvanlar içinden
av için silah edersek
paylaşırız da av eti gibi can etimizi de
insanoğlunu avlayan yok mu
gelecek zamanın dişlileri arasında
yaşadığımız hayat çiğnenip sindirilmektir
hayat her zaman acemidir
yerde yerde bırakır da
eveski zamanlar
Selâm ve saygılarımla
TÜM YORUMLAR (25)