üç beyaz güvercin uçtu
engin maviliklere doğru
biri güneşe
biri ay'a
biri uzak yıldızlara gitti
bu sararmışlık
umutsuzluğun şaraphanesidir
siyah beyazın masumiyetini katleden rengin çılgınlığında sallanıyoruz
ekmeğin taşlaşmasının
taşın tencerede kaynamasının
bir nedeni vardır elbette
zaman içinde zaman akar
gök deģişir
yer deģişir
kış gider bahar gelir
su ısınır
toprak ısınır
semah dönerken
türkü yakarken
yaktılar bizi
anız yakar gibi yaktılar
bördü böcek nasıl
yandıysa
canlarımı, cananımı terkedemem
bırakamam alevlerin ortasında
yanarım yanarım yanarım
kor olurum
kül olurum
yanarım
alınteri gücüyle dönüyor saltanatın çarkı
kahkahalar yükseliyor
bulutları yırtan gökdelenlerden
bir lokma ekmeğin sevincinin yaşandığı gecekondularda
her sabah doğan güneşe şükrediliyor
- sömürü dakiktir, beklemez -
ülke
dipsiz zift kazanı
hak, hukuk, adalet hak getire
sevgiye, dostluğa, emeğe, barışa, cana karşı, insanlığa aykırı ne kadar olumsuzluk, kötülük, vicdansızlık varsa
bir arada
iç içe, yapış yapış
göz gördü
gönül sevdi
...
o da görsün
o da beni sevsin istedim
mahallesi hapishanem
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!