Bir yolculuk hikayesi bu..
Nerede başladığı belli,
Nerede biteceği meçhul..
Geçmişten bugüne,
uzanan bir hikaye..
Yarını olmayan,
Ne kadar sessiz her yer..
Pırıl,pırıl Mehtap..
Yıldızlar ürkek,çıkmıyor
Ay kaplamış her yanı,
Hava sıcakmı sıcak,
Ve insanlar sahilde,
Yürüyorsunuz ve birden cam kırıkları
batıyor ayaklarınıza..
canınız yanıyor ve feryat figan..
bu sabah canımm yandı,
yok cam kırıkları falan,
zaten çıkmadım ki bir yere..
Çıkıyoruz biz aşkım" dedi..
Çıktı gitti..
"Yüreğimi de aldı gitti.
Günler,haftalar,aylar,
Yıllar geçti,dönmedi.."
Dedi yaşlı adam.
Bir "An" kadar kısadır yaşamak.
Birgün kapı açılır,sonra kapanır..
İşte yaşam bu kadar kısa,
Bir kapının açılması-kapanması..
Ve bu araya neler sığmıştır,
Kimler girmiştir,
Hüzünlerimi,kederlerimi
Uçurdum gökyüzüne
Bir kuş misali
Sen geldin diye dünyama
Bak nasıl da yeşillendi dünyam
Her yer çiçek, çiçek
birgün büyüyeceğimi biliyordum
ben artık büyüdüm
savaştım onunla
sataştım,dalaştım
ama büyüdüm
canımı yaktılar
Kalktı..Pencereyi açtı
Gece tüm ihtişamıyla karşısındaydı
Yıldızlar göz kırpıyordu sanki ona
Usulca yanındaki sigarayı çıkardı
Yaktı..derin derin çekti içine
Gecenin içinde aktı hayalleri
Birgün buluşacağız mutlaka..
Belki bir martının kanatlarında
Sevda bulutlarının peşine takılıp,
Yaz yağmurunun düşen damlasında
Elele ineceğiz beraber..
Bir sokak lambasının altında,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!