Bırakmaz gidişatıma beni
Gölgeler,
Ya anlamlı bir kaç satır
Mısralardaki bencillik...
Bırakmaz gidişatıma beni
İnadına yaşamak böyle bir şey,
Nefesle inatlaşmak...
Yahut Roma'da bir öğle vakti kadar savunmasız,
İncesinden tenler savaşı olur gündüzleri;
Geceleri anlamsız kaybedişler
Yoksun bırakılan kaç mevsim yaşanır bilinmez.
Hayal misin bana yoksa
Bu kadar yakınlık uzaklığın işareti mi?
En yakınımdaydın oysa
Kahkahalarını duyuyordum
Büyük bir keyifle
Bir sevdalı kadın gizli bedeninde
Çağrışımları eskiden
Aynı kaderi yaşamakla yükümlü bir genç var karşısında
Özlenen ya da beklenendir konuştukları
Düşünceler kumpanyası gizli seyir defterinde
Karanlığın esiri bir gece var
Ve her geçen gün bir saygı duruşudur ölüme
Dahildir tüm heceler harfler temelinde
"De" ayrı yazılır demişler;
Cümleler devrik kelimeler içten,
Yoktan da öte bir yorgunluk,
Hüzünlü hecelerin gecemsi siyahlığı,
Cümlesi makyajlı, sessiz sedasız kayboluşlar biriktiririm bazen
Ben deniz mevzuları karartı olmuş her bir şey kadar mağrur
Ve acınası halden biraz hallice
Çünkü şimdiden üç nokta konur cümlenin bitimine...
Cümleden çıkan her bir yanıt sorunun asil evladı
Türetir yeni gayrimeşru çocukluklar
Baharları bekliyorduk bir zamanlar
Baharları...
Mevsim hep kış sanıyorduk
Ama daimi hüsran
"Bütün keyifli zamanlar geride kaldı"
Dendi ağlamaklı bir sesle
Siyah;
Ne güzeldir
Gizler,
Tüm gizemsiz gizemleri
Ne kir kalır ne pas
Ama bir gün fışkırır içindekilerin hepsi
Gül kurusu hayaller,
Sevmek ulvi bir olgu...
Tuhaf Eylüller ile perçinlenen zaruriyete bırakmasın kendini;
Aşk iklimi...
Cümle ya da kelime hem de yığınla,
Yalnızca bir paragraf oluşturabilir bazen
Yoksul sözcükler bulurum hüzünlü harflerin oluşturduğu
Kızıl saçlarıyla bir genç kız gülümsemesi
Bir bakışma olur, sinir uçlarına dokunur…




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!