Bizim gibi kadınlar vardır bir de!
Dertlerini kahve fincanlarına gömen...
Gözyaşlarını papatyalara fısıldayan.
Bizim gibi kadınlar vardır birde!
Gülümserken hayata kafa tutan,
Ağlarken dimdik duran!..
Canımdın be adam!
Göremedin mi yıllardır o yanmış kalbi.
Kanımdın be adam!
Bir türlü kabuk bağlayamayan yaram.
Dermanımdın be adam!
Yaralarıma ilmek ilmek merhem olan...
Öyle yorgunum ki anne!
Öyle beden yorgunluğu değil bu benimki,
Ruhum yorgun ruhum yaralı.
Her yanım bıçak yarası,
Çok canım acıyor anne!
Canım dediysem öyle gözle görülmüyor.
Bugünler de unutulacak biliyorum.
Yine eskisi gibi bir çay içmenin nimet olduğu unutulacak...
Bugünler de geçecek biliyorum.
Yine nefretler hatırlanıp, birlik olmak neymiş unutulacak...
Bugünler de bitecek biliyorum!
Bir kahveyi yudumlamak neymiş, bir dost tebessümü neymiş unutulacak...
Benim bayramlarım eskide kaldı.
Büyümeye başladığım günden beri, bayramlarım olmadı hiç benim..
Ama öyle yaşça büyümek değildi bu.
Gönülce büyümekti, acıyla büyümekti..
Sevgi için yalvarmaya başladığım gün bitti benim bayramlarım.
Sevilmediğimi hissedip, tek başıma bırakıldığımda bitti.
Giderim ben bir gün;
Tüm gidişler gibi değil, hepten,tümden giderim.
Arkamda sadece bir kaç resim kalır.
Giderim ben bir gün;
Ne şapkamı ne pardesümü almadan.
Öyle bir anda,öyle alelade.
Ben senden yavaş yavaş gittim.
Gün gün eksildim ömründen!
Adım,adım uzaklaştım senden.
Gitmemek için sebepler buldum.
Gidersem dönmem diye!
Tutunmak için dallar aradım.
Ben senden yavaş yavaş gittim.
Gün gün eksildim ömründen!
Adım,adım uzaklaştım senden.
Gitmemek için sebepler buldum.
Gidersem dönmem diye!
Tutunmak için dallar aradım.
Dizlerde ki yaralar kapanıyor da dil’in açtığı yara kapanmıyor.
İnsan herşeye alışıyor da gönlünün kırgınlığına alışamıyor.
Ne garip insan bir gün en sevdiklerini bile unutuyor da canını acıtanları unutamıyor.
Çok uzun süre görmediğin birinin yüzünü unutabilirsin,
Ama sesleri unutamaz insan,
Beden toprak olur da ruh sonsuza kadar yaşar.
Güzel kadındım ben!
Her daim gülüşleri olan.
Küçücük umutlara sığınan, bir papatyaya anlam yükleyen…
Papatyalarımı aldılar, yerine kaktüsler ektiler!
Bilmediler ki kaktüsleri çok sevecek bir yüreğim vardı yine yıkamadılar.
Batan dikenlerin yerine kahkahalar patlattım inadına der gibi!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!