EFSUN
Dilimde lal-ı güzar
Somurtkandır kirpikleri
Ellerinde çocuk iklimi
Aska tövbeli miydi?
Söyle gönlünü kim çeldi
İncir mevsimi de geçti
Hangi can incitti seni?
Merhamet kırıntısı düşer
Düşer de gönle ey ardıç kuşu
Hangi dala meyledersin
Ağzında gurbetin sancısı
Söyle! Ömürden kefen biçer misin?
Bak eşkıya geçiniyor feyziyle cümle
Sorsan Yunustan bir cümle
Gözlerinde ararsın,
Kuyuya düşmüş Yusuf'u
Ararsın da bulamazsın
Yüzündeki Firavunu
Züleyha'nın dilinde Hüma kuşu
Dillendirir çöle düşen gülü
O gül ki Yunusun türküsü
Yaprakları ateşten kırmızı
Dilinden düşürmez yunusu
Akıyor mısralara
Coşuyor aşk ile yandıkça
Ah gece bakışını çek yüreğimden
Ay çöktükçe yüzüne
Mısralar düşer lime lime
Sanır mısın güneş günde zuhur bulacak
O güneş ki gözlerinde doğacak
Hadi tut öykülenmiş cümlelerden
Yusuf arar şimdi gece girmeden
Bak incir mevsimi de geçti
Haydi, tut çocuk ikliminden
Masum sözcükler dillendir yüreğinden
Züleyha'nın kirpikleri ıslanıyor
Hadi Yusuf bekler gün bitmeden
Ellerinde iklimlerin en şahı
Katmerlendi bak bu bereket ayı
Araf’ta cümleler uçtu
Uçtu da kondu cennet otağına
Ardıç kuşları şimdi öter bu bağda
Hadi kondur diline Yunus’tan bir türkü
Gece başlamadan, Ay sabaha varmadan
Gel imdade gel muştular sürgün gözlerine
Yüreğimde derya deniz sırlansın ikimize
Kayıt Tarihi : 18.7.2025 22:51:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!