Bu sevginin yeri dar, sığmıyor içime yar.
Bak ölümüm yakında, aşıma zehir kattın.
Gözümde göz yaşı yok, gönlümse yağmur seli.
Avare gönlüme bak, nasıl da olmuş deli.
Dön diyemem dönsen de, bulamazsın sen beni.
Kovulduğun kapıdan, adın takılı kalsın.
Göçmen kuşlara yurt oldu
Geldiğimiz yar diyarı
Derde derman döne durduk
Bilemedik biz ağyari
Göz kapaklarımda çatlak zamanın izleri durur.
Kandahar çölüne uzar gibi sonsuza ürkek.
Ve deli çıyanlar alır akrepleri kum tanesinden.
Dayanmaz zehirlere, dayanmaz gamlı yürek.
Bir serap gibi gönlümde
sen.
Her eylül hüzün başlar, yaprak dökülür daldan
sanki ölüme giden, bir matem çığlığı var
Sararan herbir yaprak, rengini alır baldan
Bir uzun yolculuğun, sonuna geldık havar
Tatlı bir esintidir, okşar ruhuma dolar
Giden yıllarımı, sorgular beynim
Elimde bir tutam, pişmanlık kaldı
Beyhude maziye, akar giryanım
gönülde ayrılık, gözde yaş kaldı
Ömrümün her anı, papatya falı
Ulaşılmaz yerlerde bir sen kaldın bir de ben
Gönlümün kıyısında duran yıldız gibisin
GÖNÜL HIRSIZI
Yakalandım düngece bir gönül hırsızına
Gözlerindeki şehvet, düştü gönül sızıma
Şöyle bakınca mehtap, yansıyorken yüzüne.
Aşktan öte hüzündür, saklama diyemedim
GÖZLERİN
Gözlerin ıslak durur yüzüme bakma benim,
ağlıyorsun tenine dokunurken
ellerim
Ey gönül tesellisi Azad et hislerimi
GÖZLERİNDE ASILI KALDIM
Şair olacağım,
Seni bulmak için.
hayallerimi hep gök yüzüne astım,
GÜL KARASI GÖZLERİN
Yürüdü gün boyu ayaklarımız.
Derdimiz büyüktü yağardı gökten. Pervasız dünya sardı dört yanımızı
Ve diken topladık kandamlasından
Öylece uzandık durmadan ufka
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!