Ya tuttuğun eli bırakma,
Ya bırakacağın eli tutma..
Ya yaktığın ateşi söndür git,
Ya söndüremeyeceğin ateşi
yakma..
Ya giderken yaralı bırakma
SILAMI BIRAKTIM
Heybemi doldurdum yine acı ve dertle,
Bilemedim ne olur benim bu hane
Çok zormuş evlatlarımı da arkada koymayı,
Sılamı bıraktım düştüm gurbet ellere..
Küllenmis bir hayalim,
Yarım yamalak bir sevgi kaldı..
Senden bana kalan tek miras,
Gözün aydın sevgili, sildim attim seni solyanımdan..
Sorma bana sakın pişmanım diye,
Beni görüyor musunuz..?
Yaşamak istiyorum..
Çocukluğumu, hayatımı, geleceğimi görmek istiyorum..
Beni duyun
Hayat istiyorum sizden
Duymayan kulaklara,
Ömür ağacından dökülürken gün yaprakları,
Son yaprağı koparttiktan sonra,
gelsen ne olur gelmesen ne olur..?
Sen yorgunluk diyarında, rahatlık arıyorken,
Bilsen ne olur, bilmesen ne olur..?
Ben hüznün ve mutsuzluğun yazarıymışım..
Sen yüreğimin kara kutususun..
Bir tek sen duymuştun ses kayıtlarını..
Ve bir tek sana açmıştım yüreğimin kara kapısını..
Bir sen duydun sana olan sevdamı..
Ey sevgili ay'ım güneşim ol
Günüm, gündüzüm seherim ol
Sıvasız duvar gibi bir bir dökülüyor umutlarım..
Çaresizligimle bekliyorum umut denen limanımda
Sır gibi saklıyorum seni kırkyamalı bohçamda
Hangi hayalime sarılayım şu virana gönlümde
Azat ettim seni solumun en dipsiz kuyusunda
Kalbi bende, bedeni başka yerde olan SEVDAM..!
Bakmaya kıyamadığım
Bakışłarına hüzünler dolmuş,
Gecenin en karanlık yerinde
Sevda nedir diye sorma be yar,
Denize akan berak bir ırmaktır..
Sevda sudur, sevda aydınlıktır,
Sevda hayattır hayatı anlamaktır..
Sevda nedir diye sorma be yar,
Sevda hayalin sevda rüyalarımdır
Bir ucu keşke'ye,
Bir ucu belki'ye çakılı bir köprünün üstündeyim..
Sabaha sorun beni..?
Uykusuz geçirdiğim saatleri..
Sabah sorun beni..?
Sarhoşluğun dipsiz kuyusunu..
Hayırlı olsun