Yakarım isli fenerleri.
Düşünmem ‘elâlem ne der’leri.
Takarım kafama benden beterleri.
Hemen yüklerim kederleri
Uç uç böceğinin sırtına.
O da konar gurbetlerin sırtına.
Fındık kabuğunda kopan bir fırtına.
Yağmurlar içinden ıslandım geldim
Bir kuru değneye yaslandım geldim
Sıcacık çorbana muhtacım inan
Ölümlerden geçtim uslandım geldim
Üşüdü ellerim üşüdü kalbim
Devamını Oku
Bir kuru değneye yaslandım geldim
Sıcacık çorbana muhtacım inan
Ölümlerden geçtim uslandım geldim
Üşüdü ellerim üşüdü kalbim