Bu telaşın nedir doktur?
Anladım, ümit yoktur
Üzülme be doktur
Bu can bu bedene gayri çoktur
Ölüm kula haktır be doktur
Selamı uzun, uzun versinler
Kefenimi bütün eylesinler
Mezarımı derin kazsınlar
Namazım çabuk kılsınlar
Haklarını helal etsinler
Başucuma bir taş assınlar
Peygamber ümmetidir yazsınlar
Görenler dersin alsınlar
Bir Fatiha ile ansınlar
Hayır dualarını salsınlar
Dünya kos koca bir yalan
Bu ömrüm oldu talan
Olmasın ardımda kalan
Hepsini pay, pay alsın alan
Varsın gelmesin falan, filan
Boş ver sen beni doktur
Telaşa mahal yoktur
İyi edecek hastan da çoktur
Zamanın boşuna harcama
Yinede düşüncen gitti hoşuma
Hadi git gayri yorulma
Saat kurulmuş sonuma
Bekliyor bak, seni onca hasta
Hakkını helal et bu garip dosta
Ölüm dediğin işte böyle posta posta
27.10.2010 İST
Perihan PehlivanKayıt Tarihi : 1.9.2010 21:45:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
ümidin bittiği yer.............

Sana ve yakınlarına sağlıklı yıllar dilerim.
Saygılarla . .
Bak oğlum! dedi parmağıyla göstererek bey amca,
Çocuk aldırmaz, elma şekeriyle meşguldü anca.
Zorlama bir öksürükten sonra sesini yükselti amca bu sefer,
Bu sesle birlikte zavallı çocuğun elinden düştü şeker.
Çocuk eğildi, almak için yerdeki albenili kırmızı şekerini,
Bey amca atıldı ok gibi, tuttu çocuğun mini minnacık elini.
-Dur oğlum, alma onu! Deden alır sana bir tane daha,
İnanmıyorsan göstereyim; ceketimin cebinde duruyor para, aha!
Çocuk ya, almak için ısrar etti; cici dedesi onu kandırıyor sandı,
Lakin cepten hışırtıyla çıkan çil çil paraları görünce inandı.
Dede emretti: -önce şekerlenmiş eldivenlerini ellerinden soy,
Ardından şu üç-beş kuruşu delik olmayan ceplerinden birine koy.
Çocuk örme eldivenlerini mini minnacık ellerinden yavaşça sıyırdı,
Teşekküre hacet duymadan paraları tek tek avuçlarına aldı.
Bak oğlum! dedi bey amca parmağıyla tekrar aynı yeri göstererek,
Parmağı istikametinde baktı çocuk, sağ omuzu üzerinde dönerek.
Parmağı uzakta olmayan kabristanı gösteriyordu bey amcanın,
O sıra küçük bir yolcusu daha uğurlanmaktaydı koskocaman cihanın.
Ardındaki yığına bakılırsa kollarda giden bir meşhur olmalıydı,
Çok sürmedi ki meftanın üstüne alkış yerine kara toprak yağdı.
Her şey işliyordu kendi kalıbında gizemli ve hayret-feza,
Dede vazife sayarak üstüne, bağışladı uzaktan nurlu bir Fatiha.
-amin-den sonra devam etti dede:
- inşallah doğru yaşamıştır dünyayı, o da ermiştir felaha,
Oğul sakın mala-mülke,gençliğe ve dünyaya aldanma ha!
Sen ne kadar bağlanırsan bağlan dünyanın boş(luk) larına
Her beden -can atar- girmek için kara topraktan o mekana.
yüreğinize sağlık ders niteliğnde olmuş..
bu yaram derinde görünmez doktor
ilaç ile sakın gelme yanıma
gayrı bu yaranın ilacı yoktur
zaman yendi beni uymadın ona
denilen sözleri attım yabana
çok doğruymuş elden dost olmaz bana
benim dostum varsa o benim doktor
GENELDE ÇOK SEVDİĞİM ŞİİRLERE YAZARIM VE KUTLUYORUM
Yüreğiniz ve kaleminiz sağ olsun efendim.
Selam, saygı ve sevgilerimi sunuyorum.
TÜM YORUMLAR (9)