söyle neden yaralandık
o tatlı sesin ve ışığın
gitmesi mi gerekli
rüyalarda mı kalsın hallerin
hayaller seraplar gibi güzel lakin tutulabilse
şimdi özlemlerimle baş başa mı kalayım
gülüşün mü dünya mı
sormadın ki
geriye bakmak önemli miydi
sevginin neler yaptırabileceğini sen öğretmiştin
aslında vardın ve yoktun
ikilemini beraber yaşıyorduk
her şey eskimeden
olup bitenleri bir telaşla anlatabilsem
nihayetinde aşk çılgınlık yapıp dokunulmazlığımı kaldırmış
belli ki kanatlarına alıp muhteşem rüzgarlarına kaptırmış
hararetiyle dizginlerimi boşaltıp
sevgilimi eğlenceli ciltlik kitaplara
bir gün şarkımızı duyacaksın
radyolardan inan bana
ben sana inandım bütün inançların ötesinde
ümitsizliğe kapılmadan
hep seninle kaldım gitmedim
gider gibi göründüm
bir zamanlar gözlerimiz tutulur
doğada şımarırdı bedenlerimiz
ve sözlerimiz dağılırdı kekik kokan sırtlarına dağların
o günleri düşünmüyor umursamıyorsan
sileceksen bilinçaltındakileri sen bilirsin
vazgeçmeyi düşünmeden
Ruhun esmiyordu, kıvılcımların bile gitmemişken,
Alışkanlığım olmuştu saklı kelimelerin ardına gizlenmek,
Ne düşünür ne derler kaygısızlığında,
İçimdeki yalın ses itmişti keşiflerimi belirsizliğe,
Dar yollarından geçemeyen çıplak düşüncelerim nasırlaşmıştı ayak izlerinde,
Yazık! Özleminin gölgesindeki hırpalanmış hayallerim büyüyememişti,
Evlat! Şu dağlara bakıp da dalıyorsan,
Kokuşmuş şehir kapılarını örtmüşse yüzüne,
Bilge sese kulak ver ve dinle vadilerin telaşlı nağmelerini, çağırışlarına uyanacaksın!
Biz keşke demeden bu çığlıkları kılavuz bildik, sırılsıklam düştük yollara…
"Yiğit dağlar"! Selam olsun sizlere!
Ayakta durabilmenin onuru, doğanın efendisi sizlersiniz.
Tanrı aşkı yarattığında
ayrıntıyı gizlemiş
bu yüzden
bir tanem
nedensiz
anlat bana
Tutsak özgürlüğümün huzursuz ayak seslerini duyuyor musun?
Kelimeler düşüncelerimin uzak yansımaları olsa da,
Kuşkusuz içimdeki rüzgarların kökleri sana uzanmakta.
Manevi zarafetim, daha ne kadar iyi niyetten beslenir bilemem,
Ama bende kalan fani bir umut, keyifsiz benimle yaşlanmakta…
Zaman aşımında ki ben, ötekileştirmeleri ile meşgulken,
Şu dünyanın sokakları kayıp ve anlayışsız
utançtan bilirsin buluşturmaz bizi
birinci perde hayal kırıklığı
nedense suskun
galası eksik
yanıldığımız büyülü sonbahar tadında
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!