Ellerine uzanmak, gönül ferahlığı olmuştu
Şimdiyse ardıma baktığımda, o saf çocuk ölmüştü
Bakıyorum da geçmişe, nasıl yaptın destina
Erdemin rüzgarı varken nasıl kapıldın hırsına?
Gözlerine bakınca dilim sana tutulur
Destina, nasıl böyle bir şeyi unutur ?
Gözlerimin feri indi görmüyorsun destina
Ben baktıkça yüzüme dönüp kör diyorsun destina
Aynı sokak, aynı cadde, aynı sokak kaldırımı
Ellerim kan ağlıyorken, sen kalır mıydın aynı
Benim başım eğik iken gülüyorsun destina
Senden gayrı hiç insana inanmıyorum destina
Sürgün hayatı yaşarım ben, destina mesut olsun
Mâtemin nemli dudakları boynuma üflüyorken
Ben yanıyorum, sen uzaktan bakıyorsun destina
17'min sonlarında ölüyorken destina
İhtiyar bi adam geldi kollarıma girdi
Efkârına gerek olmaz, destina uyurken
Yaktığın bu yangın ateşi sönmüyorken destina
Adım adım düşüp yere kalkmıyorken destina
Tanrı yarattı evreni düzeni de kurdu
İnsanoğlu nankör idi, kaptı kurdu kuzu
Destina bir zehir iken, tek yudumda yuttum
Tutmadığım sözlerimin hesabını unuttum
Destina benim için umut seferimdi
Destina bı şarap idi içtikçe delirdim
Ellerimi uzattığım günlerin hesabı yok
Yazdıkça şair eline dikenler batıyor
Varlığımda erittiğim yaşamın puslu rüzgarı
Pusulası kayıptı, Destina yaptığın ayıptı
Yazık dedim baktığım bu ellerimin titremesi destina
Yaşamın son demiydi, son bu ömr-ü destana
Kayıt Tarihi : 19.8.2025 15:03:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!