Gittikçe yalnızlaşıyor gönül iklimimdeki sesler. Kafamın içindeki seslere bin ah! işitiyorum hep şu sıralar. Sığındığım kitapların sessizliğini özlüyorum. “Sezen Aksu” yeni albüm çıkarmış onunla hemhal oluyorum. Bu yazı da onun eseri biraz. Kulağımda onun sesiyle günleri geceye bırakıyorum. Aşkın amansız dili, sessizliğime derin bir “ah” ile…
Solgun umutlarımın sabahına bir başkaldırı bu iklimin esmeyen rüzgârı. Aklım dilimin varamadıklarında hala. İçimin keder yükü oturuyor avare bir uçuruma karşı. Umarsız ufuklarda beliriyor yüzün. Binlerce pencere yükseliyor kalbimin el değmemiş yerlerine. Bir ışık yağmuru başlıyor göğümde, sen geçiyorsun her pencerenin altından. Yüzüme dökülüyor ışıkların gölgesi. Her bir tanesine sarılır gibi selamlıyorum gelişlerini.
Yüzünü uzak tut artık yüreğimden. Gelişigüzel rüyalardan. Ansızın beliren hayal-i sulietlerden. Geçsen, gitsen bu dünyadan çok uzağa. Tat alamıyorum gayrı varlığından. Yokluğunun sancısından. Bir kuş gibi titreyen yüreğimden gitsen, uzaklara. Türkülere bulanmasa artık yüzün. Çıksan aklımın kuytu derinliklerinden. Düşlerimin iç çekişlerinden. Umutlarımın ıssız kıyısını terk etsen artık. Dilsiz uzaklıklarını alıp gitsen kendinden çok uzağa.
Senden evvel bir şiir sessizliğiymişim ben. Yıllar ki akşam olunca sızardı yalnızlığa. Bir girdap düşerdi sol yanıma, hakkıymış gibi. Hakkıymış meğer. Aynı keder saatinde dengesini şaşardı yelkovan, akrep ise hep aynı yerde. Bir o kadar yakın, bir o kadar uzaklaşarak. Her gün heybeme biraz daha ağır düşerek. Ayrılığın incesi böyle böyle sızıyormuş meğer. Bir o kadar uzak, bir o kadar yakın.
Hüzünlü bir kış günü başladı yolculuğun
Çocukluğun yıkık kentlerde
Ve kesme kaya caddeli ahşap evlerde geçti.
Okuma yazmayı öğrendiğin
Gazetelerdeki terör sayfaları
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta