BERZAN DEPRESYON ŞİİRLERİ

BERZAN DEPRESYON ŞİİRLERİ

Berzan

Kaybın ve huzursuzluğun yayılmış hissi bizi sarar, medeniyete ait üzüntü, haklı olarak, şahsi mahrumiyete katlanan bireylere benzetilebilir.

Hiper-teknolojileşmiş geç kapitalizm durmadan yaşamın yaşayan dokusunu bozuyor, 50 milyon yıl içinde dünyanın en büyük “birer birer ölüp tükenme” olayı hızla artarak ilerliyor: 50,000 bitki ve hayvan türü her yıl kaybolmaktadır. (World Wildlife Fund, 1996) .

Yas tutmamız post-modern bitkinliğin şeklini alır, onun boşa sarf edilen endişeli perhizi, asla-değişmeyen görecelik, ve sersem eden kaybın gerçeği ile bağlantılı korkular olan dış görünüşe bağlılık ile. Demirleşmiş tüketiciliğin öldürücü boşluğu, enerjinin kaybı, yoğunlaşmada, duygusuzluğun duygularında, sosyal çekilmede güçlük ile işaretlenmiştir; kesinlikle bunlar yas tutmanın psikolojik literatüründe sayılmaktadırlar.

Post-modernizmin yanlış oluşu kaybın inkarını, yas tutmayı kabul etmeyişi içine alır. Umuttan yoksunluk veya gelecek için önsezi, saltanat süren zamanın ruhu ayrıca, çok açıkça, ne olduğunu ve niçin olduğunun anlayışını keser. Kökler hakkında düşünmede, yüzeysel, çabuk geçen, bir temele dayandırılmayış üzerinde ısrara rehber olan bir yasak var.

Bireysel keder ve perişanlık arasındaki benzerliklerin, yaygın dünyanın yasını tutmak çoğu kez dikkati çekendir. Terapist Kenneth Doka’nın şu lafını göz önünde tutun (1989) : 'Serbest bırakılmamış keder, açıkça onaylanmamış veya onaylanamamış, alenen yas tutulmamış veya tutulamamış, veya sosyal olarak desteklenmemiş veya desteklenememiş kayba maruz kaldıklarında kişilerin deneyimledikleri keder olarak tanımlanabilir.' Bireysel seviye üzerinde inkar, bütün ayrıntılarıyla inkar için kaçınılmaz bir metafor sağlar; şahsi inkar, pek sık tamamen anlaşılabilir, her seviyede meydana gelen kriz ile uğraşmak için ret cevabının sorusunu ortaya koyar.

..

Devamını Oku
Berzan

Evcilleştirme bir bitkiyi veya hayvanı kendi doğal dünyalarının ritminden ve işleyişinden sistematik olarak ayırma işlemidir. Evcilleştirilmiş varlıklar insan türü tarafından yaratılan ve kontrol edilen bir çevrede varolurlar ve insan emeğinin biricik faydası adına işletilmektedir. İnsan diğer memeliler gibi yaşamın döngüsünün bir parçasıdır ve bu döngüden çıkmış olmak kalıcı stres ortamı yaratır. Doğadan büsbütün ayrılmanın etkileri hayvanat bahçesi hayvanlarında ve evde beslenen hayvanlarda gözlenebilir, Nevroz, depresyon, kaygı bozukluğu olarak ortaya çıkar ve sağlıksız çevre için diğer psikolojik reaksiyonlara ev sahipliği yapar.

Dişi kaplanın kafesinde gezinişinde kendi yansımamızı görürüz.

İyi ki, insanlar genetik olarak buna adapte sağlayacak kadar yeterli uzunlukta bu tarz yaşamadılar. Sayısız jenerasyonlar için, yerimiz, olabileceğimiz kadar dünyaya yakındı. Tarımın Anne’nin cömertliğindeki güvenimizden bizi yavaşça çekmesiyle, ve nüfusumuzun taşıma kapasitesinin ötesine büyümesine izin vermesiyle aynı zamanda, hala yabaniliğin döngüsü ile olan zayıflatılmış bağımızı elimizde bulunduruyoruz. İnsan tarihinde yalnızca son zamanlarda, doğadan kopuş pek ala tamamlanmış olmaktadır. Endüstriyel imalat ve monokültür çiftçiliği vekil Anne’miz olmaktadır.

Her birimiz, yabanıl hayvan kederiyiz, gerçek Annemizin kollarındaki evlerimizden ve gerçek rızklarımızdan ayrılmışız. Uygar ıslahımız bizi bağımlı ve zayıf yapar fakat hala yabaniliğin özgürlüğünü ve yaşam topluluğunun parçası olarak yabani kaderlerimizin dışında yaşamanın derin hoşnutluğunu arzuluyoruz. Yaratmaya çalıştığımız şey, kendi devam ettirdiğimiz evcilleşmemizden iyileşmeye vesile olan çevre ve şartlardır:

· Uygarlığa bağımlılığımızı atlatmamıza yardımcı olacak yaşam becerilerini yeniden öğrenmek ve bize hayatımızı veren Toprağa yeni bir güven yaratmak istiyoruz.

..

Devamını Oku
Berzan

Milyonlarca Amerikalı anemi adlı gizli bir hastalıktan mustarip olmaktadır. Aneminin en yaygın nedeni demir eksikliğidir. Kırmızı kan hücrelerinin yaklaşık dört aylık ömürleri vardır ve demir eksikliği yeni hücrelerin oluşması yetersizliğine neden olur. Yüzlerce hastalık gereğinden az demirden kaynaklanır ve süt tüketimi eninde sonunda birinin hemoglobin sayısının azalmasıyla sonuçlanacak olan bağırsak kanamasına neden olduğu gösterilmiştir. Sonuç: zayıflık, depresyon, sinirlilik. Çare: SÜT DEĞİLDİR.

----

'İnek sütü vücudun demir depolarını azaltan bağırsak yolundan kan kaybına neden olabilir. Kan kaybı inek sütü proteinlerine karşı bir tepkime olabilir.'

Pediatri Dergisi, 1990, 116

----

..

Devamını Oku
Berzan

“Yabanıl insanların medeniyet görmemiş hayvanlar olduğu” alışılmış sanının aksine, genelde barışçıl ve mutlu olmaya meyillidirler. Tamamen ihtiyacın olduğu her şeyin olduğunda kavga edecek ne olur?

Mutluluk tecrübe ile anlatmak için çok zor bir şeydir, fakat insan mutluluğu için can alıcı olan şeylerin bir çoğu gözükmektedir. Uygun beslenmeye sahip olma, hastalıklardan bağımsız olmak, barınağa sahip olmak, sevgi gösteren bir topluluğun bir parçası olmak, güvende hissetmek, temiz hava ve suya sahip olmak… Yabanıl insanlar bunların hepsine ve daha fazlasına sahip.

Uygun Beslenme

Çoğunlukla meyve, bitki ve proteine dayalı bir beslenme uygulamak için tasarlanmışız. Adapte olmaya çalışılan on bin yıldan sonra bile şimdi çoğu insan hububat karbonhidratlarını sindirme problemine sahip. Yabanıl insanlar pek çok meyve ve yaprak, kabuklu yemişler ve mantarlar, organ et ve taze balık yer. Bütün enzimleri ile veya yaşam enerjisi hala bozulmamış ham, işlemden geçirilmemiş yiyecekler. Uygundan daha öte – biz insanların refah bulduğu şey.

Daha fazla detay için:

..

Devamını Oku