Türkiye'mizi kim özetledi dersiniz? Diyarbakırı'mızdan İstanbul 'a gelen bir can kardeşimiz.
Türkiye 'nin 1950 ' den beri atıp tutan köftesiz politikacı ve yöneticilerimiz Diyarbakırlı canımızı da köftesiz bırakmıştı. Köfte olmadan birey olunmuyor, köfte olmadan geçinilemiyor, köfte olmadan mutlu olunamıyor köfte olmadan...İlle de köfte.
Köftenin öyküsüne bir bakalım:
Köfteci üç köfte olursa yarım ekmek, altı köfte olursa tam ekmek verirmiş. Tezgahını İstanbul soklarından birinde bekleten kardeşimize yine Diyarbakırlı bir hemşehrisi müşteri olarak yaklaşır, üç köfte ver ama ekmeği fazla olsun.
Köfteci kardeşimiz meşhur felsefi sözünü söyler:
''Ne kaa köfte, o kaa ekmek.!
Şimdi sesleniyorum ülkemiz için içi yananlara, 1950 ' den beri halkımıza bilgi akıtıldı mı? Tek tek insanların eğitimine önem verildi mi? Her şeyden evvel bizi yönetenler donanımlı mıydılar? Ülkemizin gidişatının farkına varan gençler her nedense daha fazla bilgi, daha fazla bilgi yerine ölümü seçtiler. Ölümü seçen genç arkadaşlar ülke içi mücadele de ölümü seçmek ne kadar akıllılıktır. zaten sen farkına varmışsın ülkemizin emperyalizmin altında ezildiğini, güneşsin sen nereye sönüyorsun, aydınlat ışığınla öfkenin kurbanı olup da ölüm seçilir mi?
Tamamını Oku
