Çorbacı Düğüncü Metin Şiiri - Şahin Ertürk

Çorbacı Düğüncü Metin

----Düğünden Şahin amca düğünden...
----Ben Düğüncü Çorbacı Metin. Şimdi hatırladın mı beni...

Utangaç hatta biraz korkak tavırlarla masamıza yaklaştı. Göz göze geldiğimizde tebessümümüzden cesaret almış olacak ki kurumaya yüz tutmuş dudakları kıpırdadı:

----Amca müsait iseniz masanıza oturabilirmiyim. Bir çorba içebilirmiyim ?

On üç on dört yaşlarındaki artık delikanlı olmaya adım atmış cılız çocuğa gülümseyerek cevap verdim:

--- Tabi evlat oturabilirsin. Bir çorba değil birkaç çorba içebilirsin. Tatlı Meyve suyu et pilavda müessesemizin ikramıdır.

Sözlerim çocuğun hoşuna gitmişti. Gülümsedi ve sessizce masanın diğer ucundaki Bir sandalye ye eğreti bir şekilde oturdu.
İlk o gün böyle tanımıştım adının Metin olduğunu öğrendiğim çocuğu. Bir tas çorba içmek için müsade istediği eşimle gittiğimiz bir arkadaşın düğünüydü. Altı kişilik masada eşimle iki kişi olduğumuzu gören Metin fırsatı kaçırmamış masamıza gelmişti.

--- Evlat ailen yok mu yalnız mı geldin düğüne...

Dedim. Başını çorba kasesinden kaldırmadan

--- Yalnız geldim amca...
--- Peki bu Cemil hocayı nereden tanıyorsun. Ailen neden gelmedi ?

Bu aslında öylesine sorulan bir soruydu ama Metin'in çorbası adeta boğazına düğümlendi. İste o zaman çorba kasesinden başını kaldırdı Metin. Elindeki kaşığı da masaya koyduktan sonra suç işlemiş veya hata yapmış da itiraf eder gibi konustu:

--- Düğün sahiplerini tanımıyorum amca. Doğruyu söylemek gerekirse ben fırsat bulduğum her yemekli düğüne giderim. Karnımı doyurmak için. Beni herkes Çorbacı Düğüncü Metin olarak bilir.Benim ailem yok. Annemi babamı hiç görmedim tanımıyorum. Beni yaşlı ninem büyüttü onunla kalıyorum. Okuyorum yaz tatillerinde hafta sonlarında ayakkabı boyacılığı yapıyorum. Kötü talihimi yenmeye çalışıyorum yeneceğimde. Hayata bir sıfır geride başladığım bu mücadeleyi kazanacağım. Kusura bakmayın sizleri rahatsız ettiysem özür dilerim. Ben kalkayım amca. Hem çorbamda bitti sayılır....

Bu çocuk enteresandı. Yaşından büyük laflar etmeye başlamıştı. Yüreğim bir tuhaf oldu.Acıdım hemen araya girip ,

--- Ne münasebet evlat. Rahatsız olmakta ne demek. Aksine senin bizlerle yemek yemen aynı masada olman bizleri mutlu ediyor. Öyle değilmi Hatun..

Dedim. Eşimde beni tasdik ettikten sonra Metin ile sohbete devam ettik. Artık onun hakkında çok şeyler biliyordum. Yemekler yenip takı merasimine geçildiği anda Metin ayağa kalkıp,

----Amca bana müsade karnımı doyurdum. Allah sizden razı olsun. Umarım yenge hanım ile başınızı ağrıtmamışımdır. İyi günler geceler sizlere mutluluklar dilerim...

Dedi. Hemen bende ayağa kalkıp seri bir şekilde cüzdanımdan çıkardığım bayağı yüklüce parayı tüm karşı koymasına rağmen çocuğun avucuna zorla sıkıştırdım. Metin teşekkür ede ede yanımızdan uzaklaşıp gitti..
Aradan uzun yıllar geçmişti ben bu olayı unutmamıştım ama Metin in beni unuttuğuna bir başka düğünde başkalarına kezlerce,

"BİR ÇORBA iÇEBİLİRMİYİM"

Dediğine adım gibi emindim.
Birgün eşimin rahatsızlığı için şehir hastanesinde doktora muayene için içeriye girdiğimizde içerideki doktor dikkatli dikkatli bana bakmaya başladı ve en sonunda,

--- Şahin amca sensin değil mi...?

Şaşırmıştım bu doktor beni nereden tanıyordu.

--- Evet ben Şahin de nereden tanışıyoruz doktor bey...

Dedim. Doktor gülümsedi elini omuzuma koyup,

---- Düğünden Şahin amca düğünden. Ben Düğüncü Çorbacı Metin..Şimdi hatırladın mı beni...

Hatırlamaz olurmuydum. Evet hatırlamıştım Metin i...Eşimin tedavisini muayenesini unutmuş Çorbacı Metin pardon doktor Metin ile sohbette dalmıştık. Bana telefon numarasını verdi ve evine davet etti. Eşimin muayenesini yaptıktan sonra tetkikler için bizi laboratuvara yönlendirdi. Dışarıya çıkarken arkamızdan seslendi,

---- Korkulacak birsey yok gibi Şahin amca ama bir kan değerlerini görelim. Ondan sonra daha kesin konuşabiliriz. Bekliyorum Şahin amca sizi mutlaka yemeğe bekliyorum. Gelmezsen gelmezseniz darılırım ha. Bana o gün yaptığın o iyiliği unutmam unutabilmem mümkün değil....

Dedi...Eşim ile laboratuvara doğru giderken hala Düğüncü Çorbacı pardon doktor Metin in yemek davetine gidip gitmemeyi tartışıyorduk...

Şahin Ertürk/ Kütahya