Az sonra, yüzyılın en güzel şiirini yazacakmışım gibi
Bir heyecan var içimde.
Ama ben… bu harfsizlikle,
Bu sensizlikle,
Bu yoklukla yazamam ki.
İntihar ederken kelimeler dudaklarımda,
"Ölme, ölme!" diye yalvaramam ki.
Her şeyin başladığı yerdeyim.
Yerde bir mum… kendinden geçmiş,
İri desenli perdeler,
Tüyü dökülmüş bir halı,
Burnuma gelen kızarmış ekmek kokusu…
O zamanlar, bu kadar çok özleyeceğimi bilmezdim o günlerimi.
Şimdi, ah şimdi geçmişe dönebilsem,
Çocukluğumla karşı karşıya gelsem,
Uzansam, tutsam ellerini,
Örsem uzun ipek saçlarını,
Sarılsam sımsıkı; "Korkma, ben varım!" der gibi…
Gözünden akan her damla yaşın hesabını sorsam.
Geçmeyen geçmişim,
Yastık altımda kanıyor yine.
Dilim ürkek,
Sesim titrek.
Yüzümde yılların yorgunluğu yok…
Bulutlar beyaz,
Denizler masmavi,
Umutlar hâlâ pembe.
Heybemde bolca yeşil…
Düşünüyorum:
Kim çaldı renklerimi?
Suçlu kim?
Hayat mı?
Hırsız mı?
Çocukken bir an önce büyümek isterdim,
Şimdi ise geçmişin özlemiyle yanıyorum.
Uyusam, hiç uyanmasam…
Büyümesem, olmaz mı?
Alın cüzdanımda duran tüm paralarım,
Bankadaki hesaplarım,
Kapıdaki arabam,
Hatta evim sizin olsun.
Beni uyandırmayın çocukluğumdan!
Uyanırsam büyürüm…
Büyürsem acırım,
Büyürsem kanarım…
Büyümesem olmaz mı?
Alın ya, alın dünya sizin olsun.
Bana çocukluğum yeter.
Beni çocukluğumla baş başa bırakıp,
Kapıyı kapatıp gidin lütfen.
Gözlerinin içine bakarak söyleyeceklerim var benim:
Özür dilerim çocukluğum, özür dilerim…
Ben herkesi adam sandım, adam.
Özür dilerim.
Affet beni.
16.05.2025 14:52
Kayıt Tarihi : 16.5.2025 14:56:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!