Artık zamanı geldi havaya düştü cemre
Terk ederken bulutlar güneş göründü bile
Canlı cansız mahlûkat uyup ilahi emre
Uyandırıyor beni sanki gelip de dile
Üzerimde mahmurluk çıkarken kara kıştan
Sessiz gecelerde ahu zar içim
Bir gün sende yanar KORA düşersin
Bırakıp gidersen olursun hiçim
Yapa yalnız kalır DARA düşersin
Tükenip takatim tutmazsa dizim
Işığını nardan alıp nura yansıtan bu gönlüm,
sevda ateşiyle yanar güneşte kavrulan kiremit misali
içimde muhabbetin volkanı taşıyor gülüm
aşk çöl kuşu gibi bir damla eksilmeden
yüreklerde yaşarken
Neden hep ağlarsın niye ne diye
Üzülüp canını sıkarsın gönül
Acılar kederler senden hediye
Ölmeden tabuta tıkarsın gönül
İntizar etme sen boş yere sakın
Aydınlık buz tutmuş
üşüyor gün
buz üstünde oynayan piton
güneşi yutmuş
dİz çöktü dün
Hayat penceresinden dışarı bakıyorum
Ardım sıra yürüyen gölgem beni duyar mı?
Bazı sorular sorup kafama takıyorum
Durulsam ırmak gibi bilmem ona uyar mı?
Tefekküre dalarım bir karınca da bile
Dudak arası bir fısıltıyla
tek hecelik bir seslenişle müjdelenmiş im
‘’kız’’
deyip döndüler geri
sonra dediler kış
vurdular dizlerine vış vış
Hazan gelmez sanmıştım baharlarım yaz olur
Gönül bağımda zulüm erken ekildi zalim
Yanan gönlüm ayazda hayallerim kaybolur
Gözlerin gözlerimden erken çekildi zalim
Yüreğim biriktirir volkan düşer dağıma
Yüreğim eşini aradı durdu
Şu yüce dağları geçtim de geldim
Umut dolu güne bir ayaz vurdu
Mevla’ya elimi açtım da geldim
Ortaya çıkardın hep gizlerimi
Bu gönlüm söyledi dil zara düştü
Mazinden silmişsin tüm izlerimi
Yüreğime pul pul bir yara düştü
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!