Dört yanını sarmış, sıralı dağlar
Yeşiller içinde, iremdir bağlar
Rüzgârlar fısıldar, bize şarkılar
İçimden bir ses, Malatya der ağlar
İnsanı kardeştir, birlikte yaşar
Ben ölürsem bir tanem, sakın beni unutma
Kalbimi kalbine göm, bedenimi toprağa
Benden kalan ne varsa, olsun sana hâtıra
Kalbimi kalbine göm, bedenimi toprağa
Unutma ki bir tanem, özlem duyarsan bana
Bir ihtardır zalim dert, anlayana bilene
Belki de bir musibet, bin nasihat yerine
Belki de hep efdaldir, hatasından dönene
Belki de bir büyük ders, kendini bilmeyene
5.12.2012 – ISPARTA
Gönüllerin sultanı, İstanbul’a sevdalı
Şiirinde dilinde anlatırsın her anı
Seni tanıyanları sana dost olanları
Şiirinde dilinde anlatırsın her anı
Muzaffer GÜRCAN
Neyzenler üflesin, ney’i bu gece
Can’ı tende yansın, ruhum bu gece
Gül cemalin göster, bana bu gece
Hicranım vuslata, ersin bu gece
Yağmur gibi rahmet, yağsın bu gece
BUGÜN YİRMİ ÜÇ NİSAN
(Büyüklerin dilinden 23 Nisan)
Bugün yirmi üç Nisan, çocuklara şen bayram
Tüm dünyâya ilândır, Atamızdan armağan
Öyle güzel öyle hoş, yaşanan bu ihtişâm
Ne güzeldir bayramlar, dini veya millîdir
Zamâna mühür vuran, özelliği bellidir
İnsanların gönlünde, coşkusu tescillidir
Birliğin ve dirliğin, ilânen sembolüdür
Bayramlar zeytin dalı, dostlukların nişanı
Sen büyüksün Yüce Allah’ım Sana şükürler olsun
Sen güzelsin Yüce Allah’ım Sana sonsuz hamd olsun
Hiç de olacak şey değil benim anlatacaklarım.
Bir bebeğin hikâyesini biraz anlatacağım
Bebek der ki: lütfen birazcık olsun beni dinleyin
Bak karşıdan gelene, bir gölge midir?
Gönlündeki sevgine, bir emel midir?
Yoksa yitip de giden, bir hayal midir?
Söyle bana ne olur, acep o nedir?
Aynadaki görüntü, hep sanal olur
Bütün gizli dertleri, ne olur anlat bana
Aramızda sır kalsın, sırdaşın ben olayım
Tutsak oldunsa aşka, pişman değilsen asla
Cürmüm ne ise söyle, mahkûmun ben olayım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!