Gecenin koynunda dertler büyütüp,
Çile tarlasına ekiyorum ben.
Ninnilerle gözyaşımı uyutup;
Yüreğimden zehir döküyorum ben.
Her gün ben bu zehri tatlı bal diye
Yutuyorum uyanmasın el diye.
Bazen Gülşenime gonca gül diye,
Çakırdikenini dikiyorum ben.
Baykuşun feryadı sessiz müziğim,
Hüzün ekmek aşım günlük azığım.
Yüreği yaralı gönlü eziğim;
Mutluluğa hasret çekiyorum ben.
Eylülde sararan dal yaprak gibi,
Can bedenden ayrı hal firak gibi.
Altını su oymuş kil toprak gibi;
Her gün biraz daha çöküyorum ben.
Kimi oturttumsa gönül tahtıma,
Onlar sebep oldu zor hayatıma.
Kader dedim saydım kara bahtıma;
Çaresizce boyun büküyorum ben.
Etem-i yap dedim neyse gereği,
Çürüyor binanın tutan direği.
Aldım da elime kazma küreği;
Ömür ağacımı söküyorum ben.
18.09.2014.ANKARA
İbrahim Etem EkinciKayıt Tarihi : 18.9.2016 12:08:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!