Biz dört kişiydik
Meskeni tuttuğumuz yol paralel
İçimizde incinmiş çocukluğumuz
Savaşı kaybettik teker teker..
Sen hiç bilmedin sevgilim
Yaşamak için tutunduğum dalların varlığını
Bedenimin olduğu yerde ruhumun sancıyla kıvrandığını
Hayatı ıskalayan herkes gibi geberik bir hikayeye düşmemek için içimde doğrulan heveslerimi koynumdan akladığımı
Bir insan
Seni öylece bırakıp gitmeseydi
Nereden bilecektin gönül yorgunluğunu
Nereden bilecektin kalbinde açılan her boşluğun aslında sen ile dolduğunu
Nereden bilecektin kâinatı
Ve kim sana verecekti bu naimatı
İKLİMİM
Sakinliğime aldanmayın
Farklı bir gezegenin iklimi hüküm sürüyor bende
Bir saat bile sürmez, hortum çıkar içimde
Ne yağmurum yağmura ,
Kaybettiklerimin arasında en çok kendimi özlüyorum
İçimde patlama noktasına gelmiş volkanlar
Bir bir bıraktığım canları canımda közlüyorum
Delirmiş çıldırmış azgın dalgalar
Teneşir ettikçe derin korkular
Kaybettiklerimin arasında en çok kendimi özlüyorum..
Çok yoruldum be patron uyumak istiyorum
Kayığıma binip de kaybolmak istiyorum
Ne ölüm ne de dirim bulamasın hiç kimse
İdris peygamber gibi göğe çıksam sessizce
Dünya nedir dönence
Aldım verdim yaşadım yeter artık fikrimce
Tüm kadimliğim ile bir kuğu gibi evrende süzülmüşüm
Tanımsızlıktan bir hayli üzülmüşüm
Baltalı tanrılar benim peşimde
Ucuz inançlarını öldürmüşüm
Kim ölmüş kim görmüş beni Şahika
Dersin ölümsüzmüşüm
Uyumuşum koltukta sessizce iç çekerken
Atlılar boğazımda geçirmiyor lokmayı
İçimden gidenleri kabristana ekerken
Melekler indi yere giydirdiler hırkayı
Ne şiir var ne Şair.
Umarım her şey yolundadır.
Önce yorumları çekti dikkatimi sonra kalemi, şiiri biliyordu ne demek istiyorsa onu çok güzel bir şekilde ifade ediyordu, imgeye boğmuyordu şiiri ama yerine göre çok güzel imglerle süslüyordu, sevilmeyecek gibi bir kalem değildi, benim gibi aşk şiirleri yazan birisi için benden çok daha değişik konu ...
Enfessiniz......