Sensin yurdu donatan hilâlin çehresinden,
Sensin bizi kurtaran düşmanın pençesinden.
Sen kurtardın bu yurdu insan cehaletinden,
Hiçbir zaman dönmedin o kudretli sözünden.
Çocukları severdin,hep ziyaret ederdin,
Platonik bir aşktı benimkisi,
Belki de,anlamadın bile seni delice sevdiğimi.
Görmedin; seni görünce titreyen ellerimi...
Hep aklımdaydın oysa,
Düşlerimde,hayallerimde,yüreğimde...
Oysa,senin haberin bile yoktu bunlardan.
Her gece seni düşündüğümü,
Aşkını kalbimde büyüttüğümü,
Bir ömür tek seni beklediğimi,
Nerden bileceksin ki,sende haklısın.
Adını kalbimde sakladığımı,
Şu an yoladayım,bir günlük yolum kaldı,geliyorum.
Kurtuluyorum gurbetten.
Toprağın kokusunu özledim.
Gelince alacağım elime bir avuç toprağı ve diyeceğim ki:
“Geldim memleketim,geldim vatanım…”
Yıllardır gurbetteyim kalbim yaralı,
O bakışlar,yakarışlar ayrılık elçisidir
Dolaşır yüreklerde diyar diyar
Bu kaçışlar,haykırışlar çığlık çığlığa
Alamet-i Yalnızlık değil miydi yar?
Gül cemalin görür yüreğim kanar
Şu dünyada herkes düşmüş hayat işi peşine,
Kimse bakmıyor yoksulun,fakirin gözüne.
Utansın herkes kimse bakamasın aynalarda yüzüne.
Herkes ben neyim diyor,kimse bakmıyor ki dününe...
Herkes evinde sıcak yerde yatmış uyuyor,
Gözlerim hep daldı uçsuz yollara,
Haykırdım aşkımı dağlara,taşlara.
Ağladım durdum sabaha kadar,
Bekledim sevdiğim niye gelmedin?
Hayalin karşımda,kalbim elimde.
Sen bilmeden biri senle yanarken,
Hasretin kalbimde yanıp sönerken,
Sen bundan habersiz yaşar,giderken,
Sevdiğim nasılsın,nasılsın bugün?
Birisi için ismin tüm dünya demek,
Eski mahallede,bizim fakirhanede,
Bir rüzgar esti birden;
Ürktüm...
Eski mahallede,bizim fakirhanede,
Bir yağmur yağdı birden;
Çok acıtıyor gitmelerin,
Ama yine de seviyorum seni.
Canımı çok yakıyor gülüşün,
Elimden gelse sevmeyeceğim...
Dünya sensiz sanki dönmüyor,
Mükemmel,tebrikler...
Mükemmel,tebrikler...