ben bir anneme
bir de sana usulca sokuldum
gözyaşlarım sa
çoraklaşmış kalbine
hediye !
Zaman su gibi akıp geçiyor
kim imiz bu akış da çırpınıyor kulaç atmak yerine
kim imiz coşkusuna kapılıp dökülüyor
bakmadan düştüğü yere
düşüşler can yakıyor
ruhumuz hep yara bere !
Bugün bile yarım yamalak yaşananların izini arar dururuz
Ömür sanki aramaktan ibaret .!
Hatırlıyorum da ; Bir parmakla küser
( isaret parmağımızın üstüne binen orta parmak )
bir gülücükle barışırdık , sarılmayla ısınırdı içimiz
Bugün 15 Şubat , sevmeyi bıraktık mı ?
Elbette hayır..
Peki bugün çiçek böcek beklemenin günü değil mi ?
Geçti mi ? o dün müydü ?
Elbette hayır .
Ey sevgili ,
Senden daha avantajlı olduğumu söyleyebirim
Çünkü alışığım yalnızlığa ...
daha kundakta başladı yalnızlık hikayem
Anlattırma bana..
Bir türlü toparlayamıyoruz kendimizi
bir yanımız yangın yeri
Bir yanımız kavgalı
Bir yandan sorgu sual
Çıkamıyoruz bu kargaşadan
Ne gönül gözü bıraktın
Ne de dünya gözü bende...!
Seyreyle alemi şimdi
dört gözle..
'' Evladım kimsenin umudunu kırma ''dedi
-Şeyh Edebali
kim dinledi ki o günden bugüne bu sözleri
herkesin dili bir nacak
Bazen uzun uzun susuyorum
Sustukça demleniyor mazi
Demlendikçe
Kan kırmızı gözlerimi
Maskeliyor gece
Hüzün her dem taze
Ya sen bulunmak istermisin ..!
Elbette.. İlk bulduğun gibi!
sen öyle san
senden habersizliğim acıtır canımı
duam oldun dudaklarımda
ölümdür kavuşamamanın adı
ölüm ,
çoktan çalmıştı kapımı
ah bende ki umut olmasa !