Gidenlerin dönmeyeceği
saatleri kovalama zamanlarında,
pencerelerden bakmaya kaldığında iş,
camlarda izler birikir derin derin.
Bir şey gelmez elden...
Yağmurlar yağar, güneş açar, günler batar.
Pervazlarda çiçekler solar,
kuşlar konar zamanın soldurduğu pencereye,
alır götürür insanı bir hatıradan başka bir hatıraya.
İzmaritler biriktirir öbek öbek,
demli çayların tadını bozan cinsten.
Küller savrulur sessizliğe,
biriken dumanın gölgesinde.
Ve hatıralar sızar geceye bir cellat gibi,
pencere camında titreyen ışıkla.
Gidenlerin dönmediği yollar,
şehrin kalbinde açılan taze bir mezar olur.
Ve insan, kendi gölgesini taşır yorgun sabahlara,
biraz eksilmiş, biraz kırılmış, daha çok dağılmış gibi.
Camda biriken izler kadar yalnız,
zamanın bitmeyen boşluğu kadar derin.
Ve boşluk, insanın en sadık aynası olarak kalır.
04/11/2025
01:01 #wahran
@demlenmisSiirler
(652)
Demlenmiş Şiirler 2
Kayıt Tarihi : 27.11.2025 23:30:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!