Cam Kırıklarından Aşka: İlahi Bir Tekâmü ...

Özer Baba
54

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Cam Kırıklarından Aşka: İlahi Bir Tekâmül ve Vuslat

Kırıldım… Öyle bir kırıldım ki,
Ruhumun en derin yerinde sustu her şey.
Bir değil, bin cam parçalandı içimde,
Her bir parça, kanarken bir duaya dönüştü.

Ey aşk, Sen ki ilahi bir sır gibi,
Kalbimin kıyısına konan güneşsin.
Ben seni bir fanide sandım oysa,
Meğer senmişsin canın ta kendisi.
O gidiş, o acı, Beni senden uzaklaştırmadı hiç,
Aksine sana yürüttü.

Her kırık bir cam parçası,
Beni daha da senle doldurdu.
Kahrım artık gözyaşımda değil,
Secdedeki sessizliğimde büyüdü varlığın.

Ey gönül, Sen ne sanırsın aşkı?
Bir bakış, bir gülüş mü yalnızca? Aşk;
Canın cana değdiği,
Bedenin eriyip ruhun hakikate aktığı yerdir.

Mevlâna der ki: "Acı, seni olgunlaştırır."
Ben de derim ki:
Aşk, seni yakmadan yaklaştırmaz Hakk’a.

Ve işte şimdi, Her bir cam parçası bir sır,
Her sızım bir yalvarıştır.
Cam kırıklarıyla süslenmiş bir kalpte,
Senin nurun parlıyor ya Rabbim.

Ne yüceymiş seni hissetmek…
Ne derinmiş sevmek…
Ne güzelmiş, Yandıkça sana kavuşmak.

İlahi Aşkın Sonsuzluğu ve Vuslat
Fani heveslerdi, beni yerden yere vuran,
Şimdi her yanım nur, her hücrem Kur’an.
Zerre kadar kalmadı benlikten eser,
Seninle doluyum, senindir bu bedendeki can.
Gönül kapısını çalana sen açarsın,
Aşk-ı İlahi ile ruhuma akarsın.

Her nefeste SEN, her bakışta SEN,
Gördüğüm her vech, sensin bilirim ben.
Kırık dökük halimle geldim kapına,
Aşkın ile düştüm hakikat yoluna.
Bu hicran, bu hasret, birer imtihan,
Ulaştırır sana beni, ey Gönüller Sultanı.

Yanmakmış meğer vuslatın yolu,
Kül olmakmış fâniliğin sonu.
Şimdi her şey berrak, her şey aşikar,
Bu fâni dünya, seninle bahar.
Lütfunla yoğrulmuş, merhametle dolu,
Hamdolsun Rabbim, gösterdiğin bu yolu.

Ya Allah, ya Rabbi, Cânânım sensin!
Sensiz bir nefes, canımdan eksin.
Her damla gözyaşım, sana şükür,
Sensiz her anım, bilirim, boş ve kördür.
Yüreğimde sonsuz bir aşksın,
Senin yolunda her adımda varsın.
Bu kul aciz, dergâhına sığındı,
Aşkın ile kalbim, nura büründü.

Hakk'ın nuru sardı dört bir yanımı,
Mecnun misali yaktı canımı.
İlahi aşkla yandıkça ruhum,
Yükselir göklere her bir uhum.
Varlığın sırrına aşkla erdim ben,
Sensiz bu dünya, bir hiçmiş zaten.
Her zâhide sor, aşkın sırrını,
Anlatamaz, lakin yaşar hırçın hırçın.

Gönlüm seninle, dilim seni anar,
Aşkının şerbetiyle ruhum kanar.
Bu Aşk-ı Hâkikî beni sana çeker,
Tüm benliğimle sana yönelir, niyaz ederim.
Ey Yegâne varlık, ey Sonsuz Kudret,
Sensin tüm varlığın menbaı, ezelî hikmet.
Bu fakir kulun tek dileği var,
Aşkınla dolsun, kıyamete kadar.

Allah yolunda yürümektir bu sevda,
Her şükür ile artar bu vefa.
Aşkın ile dolmuş, nurlanmış bu yürek,
Senin lütfuna ermektir vuslatlık.
Her vakit seninle, her an seninle,
Kâinat döner, senin emrinle.
Bu Aşk-ı İlahi, kalbime mühür,
Sonsuzlukta sana varmaktır şükür.

Özer Baba
Kayıt Tarihi : 21.6.2025 01:29:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!