BURSA ŞİİRLERİ

Ben sadece bir durakla kaybettim sevdiğimi
Tüm sevgi çiçeklerini kalbimde toplamıştım oysaki
Kararlıydım, bu sefer söyleyecektim herşeyi
Ben sadece bir durakta kaybettim sevdiğimi
Elimde son paramla aldığım zarf ve mektubum içindeydi
Bekledim...bekledim...
Ama gelmedi...
..

Hayal kırıklığına uğratılmış
Genç kızlığının saçlarından tutup,
Ayın şavkında yıkayacağım yüzünü.

Yüzüne güneşten resimler çizip.
Bir hizmetçi Teyzeye sildireceğim
Gözlerinden hüznü.
..

İçimdeki özlemin yüzünü görmek ister gözlerim..
Ve gençliğim ağıt yakar
Giden yılların ardından..
Ay öyle bir geceye doğar ki
O gece yıldızlar
Yanlızlığımla dost olurlar..

..

Sen hep gülüyorsun hayata,gül... Ama yürgindeki acıları O gülüşünle sakladıgını bilmiyor kimseler... Sen sadece gül... Bu hayattaki en kolay rolünü oynamaya devam et... Hayatta birgün sana güler kimbilir Ölmezsen şayet... 2010 Bursa
..

Dikeni gül dikeni,
kurusu gül kurusu,
rengi gül rengi,
suyu gül suyu,
yağı gül yağı,
kokusu gül kokusu,
gül gibi gül'ü tarife ne hacet,
..

Hava bulanık yağmur yağsa
dağıtacak sisi
derken bir ince hıçkırık sesi
yırtıyor gecenin sessizliğini
evden kaçan bir kız
tecavüze uğramış
karokolun önünde bir adam
..

Acı ve gözyaşı
yeşil gözlerinde yaşillendi.
Mehmetçiğin içinde
boğulan öfke,
gözlerinde belirlendi.
El ne bilir derdimizi
içimiz yanar belli ki.
..

Yine yoksun... Yoksun yine...
İnci inci yağmur taneleri dökülüyor,
Tanrı’nın gözlerinden
Hafif bir rüzgarla sarmaş-dolaş
Hafif bir rüzgarla kucak kucağa
Sağnak altında sarhoş adamlar
Kimsesiz kadınlar
..

Yaşamın ötesinde;
İçten ve doğal,
Hayatı anlamak,
Anlamlara mana vermektir.

Sevginin ötesinde;
Ruhun iç mimarı olmak,
..

Zülüfler altına sevdamız aksın
Biraz işve dolsun sarsın büyülü
Sineme yaslayıp uyuyacaksın
Seninle dirilir belki bu ölü

Saçların su gibi yakut gümüşten
Ahu bakışların mısranın dili
..

Seyrettim arkasından perdenin aval aval
Telaffuzlara rahat vuslata perde düştü
Bir tarafta yas vardı bir tarafta karnaval
Hem neyin farikası her yanım derde düştü

Jakoben kokuyordu yutkunulan ses soluk
Menfaat maskeleri olduk zevkten korkuluk
..

Seninle olmaktı tek saltanatım
Ne olur son defa bak mahmur mahmur
Senden başka yok ki kolum kanadım
Dert ektin derdime ey gamsız mağrur

Dumanım tütüyor duruksama git
Hem hissiz çözülüş ne kadar erken
..

Gamı boğazlayıp bir gece assam
Salınsa göklerde her an upuzun
Karakalem ile resmetse ressam
Seyretse gamsızlar gelip sonsuzun

Tasa yudum yudum ruhum inliyor
Çarketme çarketme çarketme diyor
..

Aynı dinin mensubu farklı insanlar;

Gösterdiği direnci,kendine ibadet bilir.
Özden uzaklaşır,değerleri sembolleşir.

Bireysel tercihler amacın önüne geçerse,
insanın özü değişir.
..

Malatya kayısısı dediler aldım..
Bursa şeftalisi dediler inandım..
Al abla al Ereğli çileği bunlar..!
Yedim,tatları erikti kandırıldım.


Ne kokusu var ne tadı meyvelerin
..

Ayrıldık, bir mazi bırakıp arkamızda,
Ayrıldık, bir yaz mutlu olduk sanarak...
Şimdi hasretin ateşiyle kavrulup yanarak
Bir ömür geçsin deyip, gülmeyi umarak...

Battı güneş, kalan bir kızıl gül ufukta,
Karardı dünyam, aydınlık yarınları bilmeden.
..

Beni bu diyarlarda yapayalnız koysan da sen,
Bir gün çok uzaklardan adımı duysan da sen,
Saniyeleri saat, günleri yıl misali saysan da sen,
Unutmak ne mümkün, sen bir lahza olsun gülsen.

Gelsen ey yar, gelsen bu meçhul aleme
Bir kamere sözüm var, bir de kaleme
..

Solgun bir hüzün hep ne kadar vakur
Çehresi adeta izzetle yüklü
Ümit yudumluyor zülüfleri ter
Maziden doğuyor köklü mü köklü

Bir şeyler anlatır mısralar tek tek
Leyla dedikleri bu olsa gerek
..

Bir gün
Çektiğimiz çileyi ölçercesine
Yaşamı
Yumak yapacağız seninle..
Korkma!
Dayanacağım
İp bittiğinde düşecek
..

Marifet midir pâye
Aldanış tespit yorum
Ömrü kemirir gaye
Koydu kaçtı hikâye

Ağır başlıyım gayrı
Bu söze gülüyorum
..