Ayaz gözlüm vazgeç artık oyundan
Mevlâm seni çoktan yazmış bil bana
Mahrum kaldım yüreğinin suyundan
Hasretlerden yağmur olup dol bana.
Hiç şikâyet duymam suskun dilinden
Es babam yağ babam söze gir babam
Kızsan da gül açar küskün halinden
Es babam yağ babam saza vur babam.
O kadar güçlüyüm ki bu aralar...
Savulun beynimden ey korkular
Yıkılın karşımdan ey kırgınlıklar
Dağılın geleceğimden ey kara bulutlar
Açılın etrafımdan ey karamsarlıklar
Yine yoksun yanımda, bu akşam
Haneler boş, sokaklar bomboş
Yağıyor gökyüzü ardından
Gözyaşı boş, üzüntü boş. herşey bomboş.
Yine yoksun yanımda, bu akşam
*********** ı ***********
Evladını kollayan, babalığım var
Ana babayı tanıyan, oğulluğum var
Eşe dosta vefalı, sevdalığım var
Ama ki hayata hep, dargınlığım var
Eğer ki,
Şu dünyada sevgi olmasaydı
Varamazdım sevilmenin tadına
Bilmezdim sevdalanmayı
Beceremezdim sevmeyi
Mümkün olsaydı zamanı durdurmak
Çocukluğumu isterdim önce
Sorumsuzca, sevgiyle şen şakrak
Alabildiğince, umut dolu yıllara koşarak
___Yarışırdım zamanla.
Bugün facede değerli Şair Ali Rıza ATASOY'un 'KADİM DOST BURHANETTİN AKDAĞ’I KAYBETTİK' haberiyle üzüntüye bölendik... Sanal alemde tanışıp, gerçek hayattada kelam ettiğimiz değerli dostumuz... Nur içinde yat, Rabbim mekanını cennet etsin... Amin...
Değerli Hocam!
Acı, keder ve ayrılık adına çizilen bu tasvire ne denebilirki?
Acılar paylaşıldıkça azalır derler ancak ateşin düştüğü yeri ziyadesiyle yaktığı iyi bilinir.Nasıl paylaşılırki sineye düşen ateş? ..
Saygılarımla
imrendiğim kalem, saygı duyduğum arkadaş ve sevdiğim bir hoca...Okumaktan hep zevk alacağım bir şair...