bütün otogarlar benim için bir hüzündü
hatta havalimanları,
tren garları,
gemi limanları da.
ömrümün en büyük hüzünlerini bu ayrılıklarda yaşadım.
bütün zamanlarımız kayıp
dayanılmaz bütün acılar içinde
yitik ve boynu bükük bir sevdayla geçiyor ömür
bir kor olmuş yanık yürek
savrulan deli rüzgarlar gibi kendini arar
yitik ve ziyan olan sinemizdeki gizli acıyı arar
giderek büyüyor özlemin
nazallah ya çoşarsa seller gibi
hangi dağ bayır durur önünde
canı cehenneme
kaç zamandır şiir tadında birgün göremedik
kaç zamandır ağız dolusu gülemedik
sebep olanların canı cehenneme
kaç zamandır aşk mayasında aşk tadamadık
saçlarından bir tutam öpesim gelir
gözlerinin kıyısında gezesim gelir
ellerini sımsıkı tutasım gelir de
cesaretim yok tüh be, tüh be
yaşadığım kent İstanbul hep sanatın başkentiydi,
Diyarbekir devrimin, Mardin medeniyetin, Dersim de direnmenin.
hep bir başkaldırı bekledim kömür gözlü kent Zonguldak’tan
bir zamanların küçük Moskova'sı Fatsa'nın F’si bile çıkmadı
hiç kimse Bergamalı köylüler ile
ve Karadenizli Havva Ana gibi cesaretli olamadı
kabahat ustada değil
çekiçte de
ya duvar çiviyi kabul etmedi
ya da çivinin gücü yetmedi
çocuk gülüşleri gökyüzüne benzer,
bir de maviliğe,
bir de özgürlüğe,
bir de güneşin değdiği her yere
bir de sevgiye,
bir de güzelliğe,
biz çocukken derelerimiz ırmaktı gözümüzde
göletlerimiz deniz
tepelerimiz dağ
büyüyünce ne kadar da küçüldü dünya
evet çocuklar ölmesin düşleriyle büyüsünler
evet çocuklar ölmesin yarını da görebilsinler
evet çocuklar ölmesin şeker de yesinler
evet çocuklar ölmesin top oynayabilsinler
uçurtma uçursunlar
evet çocuklar ölmesin ki
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!