Bir bir anılarım gelir aklıma
Yaşamdan kesitler
Gözlerimde bir perde
Kirpiklerimde ıslanmış tozlar
Anılar
Bir tesadüftü
Bir anlıktı
Bir mesajdı
Gözlerim gözlerinde kaldı
Tozlu, taşlı bir sokaktı
Yıllar yılı çektiğim bu ıstırap neden
Yaralı yüreğimle ağlıyor bu beden
Suçlu kim dersen
Evet, sen
Islak gözlerim her şeyi yaşayıp bilen
Giderken...
Kaldı ki bende bir yarın var
Sanma ki yarın güneş doğmayacak
Yarım kalan bende bir sözün var
Ben susarsam gözlerim konuşur
Bak o göze
Artık alıştım sevinçle hüznü bir arada yaşamaya
Artık alıştım bıraktığım gülü dikeninden ayırmaya
Artık alıştım gülü gülle soldurmaya
Gül, ne olur solma
Solarsan adın bende kalır gül
Dikenin ömrüme batar
“Abi İstanbul çok güzel şehir. Şu muhteşem manzarayı görüyor musun? Gecesi ayrı, gündüzü ayrı güzel. İçinde mahkumiyet de var, özgürlük de. Kimine zenginlik, kimine yoksulluk düştü bu şehirde. Bazen dikenli yataklarında yatırdı, bazen pamuktan daha yumuşaktı. Aslında kimin fıtratında ne varsa, onu verdi bu şehir. Burada olmamız da tesadüf değil aslında. Haksız mıyım abi?” Haklısın Doğan...
Kışın ortasında kar yağarken yeşeren yaprakların
Ne anlama geldiğini senden öğrendim
İlkbahar ve sonbahar yer değiştirdiğinde
Aşkın ayrılıkla yer değiştirdiğini senden öğrendim
Peki…
Öyle bir zaman gelir ki
Gece ve sabah arasında kalırsın
Bir anda zamanı durdurmak istersin
Gökyüzüne bakarak
Gecenin sessizliği
Hiç bitmesin istersin
Hayat öyle bir dem ki
Vurdukça kadehlerin sesi geliyor
Rakının dibindeki aşk bana hasretken
Yudumladım nefsim densiz
İsteklerim bensiz
Şarkılar söylene dursun
Giden her kadının ardından
Gelen her kadının bakışından
Görmem gerekenleri gördüm
Dar evine düştüm
Yalansızdım
Noksansız




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!