Bugün uyanmaktan fazlasıydı.
Bugün sabahın ilk ışıklarını görme hevesinin çok ötesinde, kendini yakalama çabasıyla karışık bir barış anlaşmasıydı dünle…
Zaman zaman aklın bir kenarına düşmüş şüphelerden biriydi. Acaba diye başlayan bir zaman dilimi ya da belli belirsiz umut zerreleriydi kimimize. Sabahın oluşundan başlayan bir koşuşturmanın içinde kaybolmakla, ele geçmeyenleri aramaktı.
Bugün; Alışageldiğimiz hayat tarzının bize uymadığını kavradığımız andı aslında. Hep sonradan farkettik bunu. Sabahları gözlerdeki ifade, aynada gördüğümüz yüzün bize şikayetiydi beklide! Ama bir türlü fark etmemişliğimiz vardı üstümüzde hem de her seferinde. Ne zaman ki farkına varıp ‘’ Hey! Ne oluyor bana’’ ve ‘’ Nereye gidiyor bu hayat ‘’ diye sorguladığımızda başlar. İsyanımızın belirtisi, kendimize gelişimizin ilk hamlesidir bugün.
Yakında adem dirler bir şehre azîmet var
Uçdı bu fezâlardan mürg-ı dil-i nâlânım
Ârâm idemez oldum efkâr-ı seyâhat var