Gelinliğini giymiş bu şehir hüzün kokar artık 
Gözyaşı yağar saçlarına.
Kaçamak bakışı altında 
Binbir telaş içindeki insanlar 
Gecenin bir vakti akla gelen anıların 
Perde arkasından çıkarır sevdaları.
Unutulanlar hatırlanır,
Unutulmayanların hikayesi tekrar tekrar yazılır.
Düş kırıklığı bu şehrin yalnızlığı kalabalıktır artık 
Lambası yanan her evin içinde 
Yüreklere sığmayan acılar vardır.
Sobasından tüten umudun küllerinde saklı
Gizli gözyaşları,gecenin türküsü olur.
Sessiz duaların,yalvarış ve yakarışların
Şahididir şu küf tutmuş duvarlar.
Gecenin en bilinmez saatlerinde yazılır 
Bu şehrin hikayesi.
En kuytu köşede etiketlenmiş insanların 
Ayak sesleri duyulur dar sokaklarda.
Acısı,çaresizliği kendinedir.
O yüzden kimse sormaz,kimse üzülmez onlara.
Onlar öyledir bu şehrin tiyatrosunda.
Herkes kendi rolünü oynar,
Herkes kendi acısına yanar.
Bu şehir bilinmezlerin diyarıdır artık.
Kaybolanların rotasını aradığı bir gemi,
Bulunmayı bekleyen bir incidir bu şehir.
Gölgesi altına sığınan evsizlerin evi
Karanlık kapılar ardında beklenen ışık gibidir.
Her gelenin kucaklandığı, 
Her gidenin uğurlandığı,
Yalnızların meskeni bu şehir kalabalıktır artık.
Goncagül Çolak
Kayıt Tarihi : 20.3.2022 23:36:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
 


Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!