Bazen birine rastlarsın, bütün hayatı seninkinin tam tersidir. Sen sağ derken o sol der, sen “olur” dediğinde o “asla” der. Ve işin garip tarafı, birbirinizden bu kadar uzak, bu kadar zıt olmanıza rağmen yine de kalbiniz ona kayar. Ben de böyle bir çelişkinin tam ortasındayım.
O, sevdiğini söylüyor. Ama sevmek sadece kelimelerle olmaz ki... Sevmek, çabalamaktır; varlığını hissettirmektir, bir sorun çıktığında el ele verip üstesinden gelebilmektir. Oysa o, en küçük pürüzü dağ gibi büyütüyor. Sanki en ufak rüzgârda devrilecek bir köprünün üstünde yürüyoruz. Her kavga, her tartışma, bir uçurum gibi açılıyor aramızda.
En çok da diline takıldım. Ağza alınmayacak sözler savuruyor, kalbimi paramparça edecek cümleler kuruyor. O an içimde bir şeyler kırılıyor, sessizce dağılıyor. Çünkü bilirim ki en ağır darbeyi yumruk değil, sevdiğin insanın sözü vurur.
Benim içimde ona karşı hâlâ bir sevgi var mı, yoksa bu sadece alışkanlık mı bilmiyorum. Ama bildiğim tek şey, her geçen gün biraz daha yorulduğum. Çabalamayan birine çare olmaya çalışmak, ellerimden kayan bir kum tanesini tutmaya uğraşmak gibi… Ne kadar sıksam, o kadar kayıp gidiyor.
Her şey bir anda başladı
Yaşandı
Ve bitti...
Yan yana gidip de bir süre
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta